15 TEMMUZ’UN ARDINDAN

15 Temmuz Demokrasi ve Milli Birlik Günü etkinlikleri Kayseri’de yoğun bir katılım ile gerçekleştirildi.

Kayseri Cumhuriyet Meydanı’nda yüz binlerce kişinin katıldığı Demokrasi Şöleni çok şükür kazasız belasız bir şekilde atlatıldı.

Türk Milleti ; Vatanına, Bayrağı’na, Ezanına ve Devleti’ne sahip çıktı.

Hiçbir haine geçit vermeyeceğini bir kez daha dünyaya ilan etti.

Bizi bu coğrafya da Müslüman Türk olarak yaratan Rabbizime şükürler olsun.

Türk olmanın onurunu ve gururunu bir kez daha yaşıyoruz.

Allah’ın izni ile bundan sonra da yaşamaya devam edeceğiz.

**

Türk Devleti o kadar büyük bir devlet ki; kimsenin bu devleti yok etmeye gücü yetmeyecektir.  Buna inancımız tamdır. Bu noktada milletin birer neferi olarak üzerimize düzen görevi mutlak ve muhakkak yapmakla mükellefiz.

Bu bağlamda 15 Temmuz gecesi hain darbe girişiminde bulunan fetöcü alçaklara ve onların işbirlikçilerine ve onlar gibi ne kadar hain varsa mücadeleden yılmamalıyız.

Bu mücadeleyi yaparken de sadece siyasi ve şahsi menfaat beklemeden bu mücadeleyi sürdürmeliyiz.

Yani Türk Devleti, sadece birileri istiyor diye bu mücadeleyi yapmamalı. Bunu bir sorumluluk adledip, devletin bekası için bu mücadeleyi sürdürmelidir. Kişilere ve kurumlara bağlı olarak yapılan mücadelelerin, nihayi hedefe ulaşmayacağını çok iyi biliyoruz. Bu mücadele devlet geleneğine bağlı olarak sürdürülmelidir.

Yani askeri, polisi, savcısı görevini yaparken, herhangi bir siyasi istiyor diye değil devletin bekası için bu görevi yapmalıdır. Akam için, koltuk için, maaş için değil, bu milletin evlatlarının hainlerin eline bırakılmaması için bu görevi yapmalıdır.

Keza bizlerde millet olarak sırf devletimizin bu tür tehlikelerle bir daha karşılaşmaması için bu mücadeleye güç vermeliyiz.

**

15 Temmuz ihanetinden 1 yıl geçmesine rağmen,  bugün içinde bulunduğumuz durum çok iç acıcı değil.

Şahsen 15 Temmuz gecesi etkinliğinde yer alan bazılarının, darbe başarılı olsa yine orada olacağı kanaatindeyim. Şöyle ki; bugün 17-25’ten önce fetöye yardım ettik diyenler, darbe başarılı olsa bunu kendilerine kalkan olarak kullanacaklardı. Herkes yaptı bizde yaptık diyenler, bunu yine kendilerine kalkan olarak kullanacaklardı. Napalım herkesin oğlu kızı onların okuluna gitti, dershanesine gitti diyenler, bundan nemalanarak bu hainlere yaranacaktı.

Peki bu vatanın öz evlatları, onlar!!!

Onlar ne yapacaktı dersiniz?

Onlarda o gece yine şehit olacaktı, gazi olacaktı. Bugün fetöcüler yerine onlar hapise atılacaktı. Bu vatanın öz evlatları hainler tarafından ihanet ile suçlanacaktı.

Çünkü bu hainler, bu konuda oldukça ustaydı.

Dün Ergenekon, balyoz gibi davalarda fetöcülerin dili ile konuşanlar, MHP’ye yapılan kaset operasyonunda fetönün tekikçiliğini yapanlar, 2011 referandumunda fetöye oy toplayanlar, o gün o misyonunu nasıl yapmışsa, darbe başarılı olsa yine yapacaklardı.

Ama maalesef o misyonu o gün yüklenen özellikle AKP’li siyasi ve bürokratlar bugün yine görev başındalar.

Fetönün siyasi ayağı ortaya çıkarılmadan bu mücadelenin tamamlanacağını sanmıyorum.

İnşallah o siyasi ayakta birgün ortaya çıkar

**

Geçen yıl 15 Temmuz etkinliklerine bir fotoğraf karesi dikkatimi çekmişti. Yaptıkları her konuşmada fetö ile ilişkilerini anlatanlar en ön sırada otururken, özellikle Kayseri’de fetönün belini kıran, olayın akışını değiştiren Emniyet Müdürü İbrahim Kulular arka sırada oturuyordu.  Özellikle fetö ile fotoğrafı ortaya çıkan İsmail Tamer ve ortaya çıkmayanların o dönem ilk sırada oturmasını içime sindirememiştim.

Hamdolsun, bu yıl Kulular protokolde ilk sıradaydı. Yanında da MHP İl Başkanı Baki Ersoy oturuyordu. Hatta MHP İl Başkanı Ersoy, konuşmasının başında anlamlı bir giriş yaptı. Fetönün gayrı meşru çocukları ile mücadeleyi çetince sürdüren Kayseri Valisi Süleyman Kamçı ve Emniyet Müdürü İbrahim Kulular’a teşekkür ederek konuşmasına başladı.

Gerçekten o gecenin iki önemli kahramanının hakkını teslim etti.

Vali Bey belki hatırlamayabilir ama 15 Temmuz günü Kayseri Meydan Gazetesi olarak kendisine ziyarete gitmiştik. Güzel bir sohbet olmuştu. O zaman paralel yapı ile mücadele edilirken, Vali Kamçı gibi Devlet Büyüğü bir ismin Kayseri için avantaj olduğunu düşünmüştüm. Ziyaret bitiminde Cuma namazını tesadüfen aynı cami de kılmıştık. Yer gök dua ile der büyüklerimiz. Allah o gece yüzümüze baktı. Yoksa bu şehirde fetönün ilk hedefi olan Vali Kamçı aramızda olmayabilirdi. Yukarıda da ifade ettiğim gibi 15 Temmuz etkinliğine katılan ve boy boy fotoğraf çektiren niceleri fetö ile hangi hikayelerini anlatıyordu şimdi kim bilir!

Allah bu devleti ve milleti bir daha böyle bir olayla sınamasın.

Devleti yaşat ki; insan yaşasın.

 

ERCİYES ÜNİVERSİTESİ’NİN 15 TEMMUZ ETKİNLİĞİ

Erciyes Üniversitesi’nde “15 Temmuz Şehitleri Anma, Demokrasi ve Milli Birlik Günü” etkinlikleri düzenlendi.  Öğle saatlerinde düzenlenen bu etkinlikle birlikte Sabancı Kültür Sitesi Sergi Salonu’nda Erciyes Üniversitesi, Büyükşehir Belediyesi ve Anadolu Ajansı işbirliğiyle düzenlenen “15 Temmuz Destanı” konulu serginin açılışı yapıldı.

Daha sonra Sabancı Kültür Sitesi Konferans Salonu’nda, ERÜ Mimarlık Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Veysel Aslantaş ile Şair ve Yazar Haki Demir’in verdiği “Son Savunma ve İlk Taarruz” konulu konferansı düzenlendi.

Erciyes Üniversitesi’nin böyle bir etkinlik düzenlemesi oldukça önemli.  Etkinliğini düzenleyenlere Türk Milleti adına teşekkür ediyorum. Bu milletin acısını paylaşan ve unutmayan herkesten Allah razı olsun.

Fakat, 30 bine yakın öğrencisi 2 binin üzerinde öğretim görevlisi bulunan bir üniversitenin etkinliğinin de bu noktada oldukça geniş katılımlı olması gerekirdi. Ama etkinliğe katılım oldukça düşüktü. Umarım üniversite yönetimi bu konu hakkında biraz kafa yorar ve etkinliğe neden 150-200 kişinin katıldığını sorgular.

Öyle ki; bunu yapmadığı takdirde Kayseri’de ve Erciyes Üniversitesi’nde fetö ile mücadeleyi yeniden sorgulamak ve gözden geçirmek gerekir diye insan düşünmeden edemiyor.

Türkiye zor bir süreçten geçiyor, devletimizin yanında duran yöneticilerimizin Allah yar ve yardımcısı olsun.

 

MHP’YE YÖNELİK SİYASİ MÜHENDİSLİKLER

Milliyetçi Hareket Partisi bildiğiniz üzere; ülkenin sigortası, milletin göz bebeği olan siyasi bir oluşumdan ziyade bir milli harekettir.

Bu hareket herkesin gözdesidir. Bu sebeple yıllardır MHP üzerinde türlü türlü siyasi mühendislikler yapılmaya çalışmış ve bundan sonra da yapılmaya devam edecektir.

Ama MHP Lideri Devlet Bahçeli gibi engin devlet tecrübesine sahip bir liderin ve onun yolunda giden mensuplarının duruşu olduğu müddetçe ülkücü ve Milliyetçi Hareket Partili olmayan kimsenin MHP üzerinde söz hakkı olmayacaktır.

Bu yazım yeni oluşum üzerine değil!

Bu yazım sadece Kayseri özelinde, MHP üzerinde söz sahibi olmaya çalışan kendini bilmezler için kalem alındı.

Bu şehirde kimse MHP üzerinde güzelleme yapmaya çalışmasın!

İşini yapsın. AKP’de yaltaklanıp, ülkücüymüş havası vererek MHP’ye il başkanı arıyormuş edasını takınmasın! İşine baksın, işadamı ise ticaretini yapsın, doktorsa hastalarını tedavi etsin.

Aksi takdirde bu şehre MHP Lideri Bahçeli’nin uç beyi; MHP İl Başkanı Baki Ersoy, herkese yerini ve haddini bildirmekten geri kalmayacaktır.

Güzellikle anlattık, gerisini anlattırmayın!

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Bu site, istenmeyenleri azaltmak için Akismet kullanıyor. Yorum verilerinizin nasıl işlendiği hakkında daha fazla bilgi edinin.