DİKKATE ALINMAYAN KUR’AN DA Kİ AYETLER 4

İnsanlar özellikle Müslüman’ım diyenler, atalarından
duyduklarını, gördüklerini tabiî ki
Kur’an’ın doğrularıyla değiştirmelidirler.
Yalnız unutulmaması gereken husus şudur.
Tarih boyunca başka kavim, millet ve toplumlar
söz konusu edilerek indirilmiş olan
ayetler, yalnızca bahsi geçen milletleri muhatap
almamaktadır. O kavimlerin, Miletlerin
yaptıklarından dolayı uyarılmaları, aynı yanlışlıkları
yapan sonra ki kavim ve milletleri de
uyarmaktadır. Hiçbir ayet yoktur ki, kıyamete
kadar kendisini ilgilendirmeyen insan ve
toplum bulunmasın. Çünkü ayetler kişisel
değil, düşünce ve amellerle, imanla ilgilidir.
Esasa bakıldığı zaman, Hz. Peygamber
de Kur’an Müslümanıdır, yani İslam’ı
Kur’an’dan öğrenmiştir. Kur’an’ı ahlak edinmiştir.
Yoksa Hz. Peygamber din koycu değilken,
biz mi din koymaya kalkışacağız? Bizler
dine uyma durumunda bulunan kimseleriz.
Yüce Allah Kur’an da kimlerin inkâra düşüp
Allah’ı yalanladığını söylemişse, onların tümünün
yalancı ve yalanlayıcı olduğunu da
bildirmiştir. Yalanlamak eğer Allah’a karşı ise
bunun adının İslam da küfür olduğu açıktır.
Allah’ı yalanlamak, Allah’ın söylediği herhangi
bir şeyin gerçek olmadığını söylemek,
ya da yine Allah’ın bildirdiği bir gerçeğe karşı,
başka bir şeyi gerçekmiş gibi ortaya koymaktır.
Allah ben varım ve benim eşim, ortağım,
oğlum, çocuğum yoktur demesine rağmen,
bazı insanlar, İsa Allah’ın oğludur demek suretiyle,
diğer bazıları Üzeyir Allah’ın oğludur
demeleri yüzünden yalanlayıp kâfir oldular.
Bunun sebebi de, Allah ortağım, oğlum yok
derken, bu gerçeğin karşısına kendilerine
gönderilen Peygamber-leri Allah’a ortak koşup
yalanlayarak, Peygamberleri oğul olarak
belirtip inanıp küfre düştüler.
Küfür ve yalanlama yalnız Allah’a eş ortak
isnat etmek değildir. Allah’ın var dediğine
yok demek, Allah’ı yalanlayıp küfre düşmek
olduğu gibi, Allah’ın yok dediğine var, demekte
onu yalanlamak ve küfre düşmektir.
Öldükten sonra dirilme yoktur demekle, Allah
yoktur demek arasında fark yoktur. İçki
helaldir demekle, namaz farz değildir demekte
aynıdır. İsa, Üzeyir Allah’ın oğlu demekle,
gaybı Allah’dan başkaları da bilir demek ve
yalanlamak küfre düşmektir.
Hüküm sahibi olan yalnız Allah değildir demekle,
bizler de hüküm sahibiyiz, biz de hüküm
koyarız demek inkâr ve yalanlamaktır.
Şefaat yalnız ve tümden Allah’ındır diyen
Allah’a karşı, bizler de şefaat ederiz demek
ve ya Allah’ın dışında şefaatçiler kabul etmek
yalanlama ve inkârdır.
Rabbine karşı yalanlama insan için bir kişilik
bozukluğudur. Allah’ı yalanlamak geleneksel
kültürde örneğin İsa Allah’ın oğludur gibi
sözler bilinen gerçeklerdir. Fakat bunların
dışındakilerin küfür olmayacağı zannı veriliyor.
Mesela gaybı bazı âlimlerin, tarikat inancında
şeyh, kutup gibilerin bileceğine ve ya
şefaatin şeyh, kutup, sultan, üstad gibilerin
yapacağına ve halkı kurtaracağına inanılıyor
ki, bunlar şirk, yalanlama ve küfürdür. Yavuz
hırsızın ev sahibini bastırdığı gibi bu inanca
ve şirke düşenler Allah’ı yalanlamış ve küfre
düşmüşlerdir.
“Yoksa onlar Allah’dan başkasını şefaatçiler
mi edindiler? De ki: Onlar hiç bir şeye güç
yetiremezler ve akıl erdiremezlerse de mi şefaatçiler
edineceksiniz?” (39/Zümer 43)
“De ki: Bütün şefaat yalnız Allah’ın’dır.” (39/
Zümer 44)
“Onlar için Rablerinden başka ne bir dost
(veli, evliya) vardır, ne de bir şefaatçi vardır.”
(6/Enam 51)
“O nefis için Allah’dan başka ne dost (veli, evliya)
vardır, ne de şefaaçi vardır” (6/Enam 70)
“Allah’dan başka ne bir dost veli, ne de şefaatçiniz
vardır.” (32/Secde 4)
“Cehennem ehli oldukları onlara açıkça belli
olduktan sonra, akraba dahi olsalar, Allah’a
ortak koşanlar için af dilemek ne Peygamber’e
yakışır, ne de inananlara.” (9/Tevbe 113)
“Hüküm ancak Allah’ın’dır. Allah hakkı anlatır
ve Allah doğru hüküm verenlerin en hayırlısıdır.”
(6/Enam 57)
“Bilesiniz ki hüküm (din koyucu) yalınız Allah’tır.”
(6/Enam 62)
“Ayrılığa düştüğünüz herhangi bir şey de hüküm
vermek (din koymak) Allah’a mahsustur.”
(42/ Şüra 10)
“İnsanlar arasında, din de anlaşmazlığa düştükleri
konularda hüküm (din belirleme) vermeleri
için, onlarla beraber hak yolu gösteren
kitapları da gönderdi” (2/Bakara 213)
“Yoksa onlar Allah’dan başka dostlar evliyalar
mı edindiler? Hâlbuki dost, veli yalnız Allah’tır.”
(42/Şura 9)
“Allah’dan başka dost (veli, evliya) edinenleri
Allah daima gözetlemektedir.

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Bu site, istenmeyenleri azaltmak için Akismet kullanıyor. Yorum verilerinizin nasıl işlendiği hakkında daha fazla bilgi edinin.