FİLOZOFLARIN PENCERESİNDEN AŞK

Kim bu filozoflar ne yer ne içer sadece düşünür mü bu adamlar başka hiçbir iş yapmazmı? Hayatlarını sadece düşünerek mi geçirmiş madem bu kadar düşünmüş ve bize değerli bilgilerini aktarmış bu karanlık adamların özel hayatları nasıldı peki ? Öyle fikir adamları ki bunlar düşünceleri nesilden nesile aktarılmış  çok eleştirilmiş bazen de düşünceleri kabul görmüş ama toplumda tuhaf karşılanmış günümüzde dahi fikirleri tartışılan sözleri çok anlaşılmasa da sosyal medyada sık sık paylaşılan bu ‘’ilginç’’ insanları farklı pencereden tekrar inceliyelim…

Fredrich Nietzsche, düşün bilim dünyasının en karanlık kişisi olarak bilinir Nietzsche düşünceleri daha çok insanları ve toplumları eleştirmek yönünde olmuştur onun efsanevi aşkı Loa Salome..Döneme ve sonrasına damgasını vuran aşklarıyla tarihe kazınmış efsanevi çift,konu üzerine Irvın Yallom tarafından yazılmış Nietzsche ağladığında ve Lanse Olsan tarafından yazılmış Nietzche’nin öpücükleri adında iki kitap vardır.Loa salome  1861 yılında Petersburg’da doğdu onu bu denli efsaneleştiren ise narsist kişiliğiydi neredeyse toplumdaki bütün kurallara karşı duruşu ve muhalif karakteriyle tanınıyordu dönemde Nietzche ile tanışan Salome bir çok yönden bilgili olmasıyla Nietzsche’nin ilgisini çekmişti konuşmalar ,sohbetler derinleşince birbirlerine aşık oldular fakat Salome muhalif kişiliğini hep devam ettirmiş ve hiçbir zaman aşkını Nietzche’ye itiraf etmemiştir.Nietzche bu dönemde çok acı çekmiş ve en önemli düşünsel fikirlerini bu dönemlerde oluşturmuştur.Salome dönemde yaşamış bütün düşünürleri kendine aşık etmiştir en ilgi çekici olanı belki de Freud’un ona duyduğu aşktı  fakat Freud yaşarken hiçbir zaman bunu itiraf etmemiştir öldükten sonra karaladığı notlar arasında onun için yazdığı bir yazı bulunur Salome için şöyle yazmıştır’’Dehşet ötesi zekaya sahip ve büyüleyici kadın’’ sözleri bulunur .Bütün bunlara rağmen görüş olarak evliliğe karşı olan Salome Nietzche’ye aşık olduğu düşünülse de 34 yaşında Reiner Lilke ile evlenir Lilke onunla evlendikten sonra yazılı kayıtlarda çok büyük bi aşk yaşadığını yazmıştır.Peki Nietzche’ye ne oldu derseniz Lao Salome O’nun düşün dünyasına çok katkıları olmuştur ve o sayede bize aktarılmıştır Nietzsche hiç evlenmemiştir..

Karl Marx,neredeyse tüm dünyanın yakından tanıdığı  görüşlerinin çoğu gerçekleşmiş yaşadığı döneme damgasını vuramasa da öldükten sonra eserleri kitaplaştırılmıştır ve çok fazla eleştirilse de ondan sonraki düşünürler hep ondan etkilenmiş ve Marx eksenli fikirleri olmuştur .Ondan sonra toplum bilim Marx’ın görüşleri üzerine gelişmiştir.Alman asıllı olan Karl Marx’ın büyük aşkı ise jenny’dir.Jenny’nin Marx’ın çocukluk aşkı olduğu söyleniyor.Jenny Marx’ın babasının yakın arkadaşı Bana Von Vastafel’in kızıdır birbirlerini ilk defa çocukken gören bu iki çocuk ilerleyen yıllarda tekrar karşılaşırlar ve birbirlerine aşık olurlar Jenny çok naif,görgülü ve zeki bir kızdır Marx ondan çok etkilenir fakat bir sorun vardır Jenny’nin babası kızını Marx ‘a vermek istememektedir.Sebebi Marx’ Musevi asıllı olması ve düşünmekten başka hiçbir yapmıyor oluşudur fakat Jenny Marx’ı çok sevmektedir onunla evlenmek isteyen kişileri sürekli reddetmekte ve ailesi bu konuda sert tavır takınmaktadır derken Jenny 7 yıl kadar Marx’ın işlerinin yoluna girmesini bekler sonrasında bütün tanıdıklarına evleneceklerini bildiren çift tüm karşı çıkmalara rağmen evlenirler.Jenny tüm hayatı boyunca her zaman Marx’ın yanında durmuş ve hayatı boyunca ona destek olmuş mutlu bir evlilik hayatları olmuştur.Evlilikleri süresince Marx fikirleri yüzünden zaman zaman sürgüne de gönderilmiştir bu arada..Marx hayattaki en büyük şansının Jenny olduğunu söylemiştir her fırsatta…Jenny evlilerken Kanser rahatsızlığına yakalanır ve Marx ona bu süre içerisinde özenle bakar ve ilerleyen günlerde Jenny hayatını kaybeder….Marx Jenny öldükten sonra kötü bir dönem geçirmiş ve fikri çalışmalarına ara vermiştir..

Son filozofumuz ise Sokrates,beklide en ilgi çekici ve doğal hikayeyi burada bulabilirsiniz.Sokrates antik Yunan’da taş oymacısı bir babanın ve ebe bir annenin küçük çocuğu olarak dünyaya gelir ailesi çok fakirdir.Sokrat doğduğu andan anne babası tarafından bir meslek sahibi olması için zorlanır oysa o filozof olmak istemedir hayatı hiç ciddiye almaz sokak sokak gezerek insanlarla sohbet ederek onlara sorular sorar hayatı böyle devam etmekte fakat ailesi onun bu durumundan endişe duymaktadır. O’nu evlendirmek istemektedirler ama Sokrat evlenmek istememektedir.Böyle zaman geçerken Sokrat bir gün aşık olur aşık olduğu kız Xanthipe’dir.Hemen evlenirler.Sokrat evlendikten sonra filozofluğa devam etmektedir eve hiç para getirmez karısının istekleri de her geçen gün artmaktadır üstelik her günleri kavga dövüşle geçer çiftin..Bir gün bir toplantıda arkadaşları Sokrat’a evlilik iyi bir şey midir? Diye sorar Sokrat cevap verir ‘’iyi bir şeydir karınız iyi çıkarsa mutlu kötü çıkarsa da filozof olursunuz’’ der.Evlilikleri çat pat devam ederken Sokrat’ı düşünceleri yüzünden Yunan hapishanelerine atarlar Xanthipe çok üzülür hiç suçun olmadığı halde seni nasıl öldürürler der Sokrat’da şöyle cevap verir’’Ya suçlu olsaydımda mı öldürselerdi beni daha mı iyi olacaktı.’’ Sonrasında Sokrates’i hapisanedeyken baldıran zehri  içirerek öldürürler..Xanthipe ise hayatına üzgün ve pişmanlıklarla devam edecektir….

Her üç düşünüründe hayatları oldukça ilginç günümüzle karşılaştırdığımızda ise ilişkilerin ne kadar sığlaştığını görmek mümkündür.Bu kadar da derin olmasa iyi olur sanki neyse..Ben yazdım yorumlamasını sizlere bırakmak daha doğru..                                                                                                     AİLE DANIŞMANI, TERAPİST;SEBİHA ERGÜN
#sebihaergün #kayseridengepsikolojikdanışmanlık