Başbakan Yıldırım’dan Suriye açıklaması
Başbakan Binali Yıldırım, Singapur ziyareti öncesi havalimanında açıklamalarda bulundu.
Başbakan Binali Yıldırım, Afrin ve İdlib’e operasyon yapılacağı yönündeki haberlere ilişkin, “Türkiye, ülkemizin sınırı güvenliği bakımından, milletimizin can ve mal güvenliği bakımından var olan tehdit ister içeride ister dışarıda olsun gereken cevabı verir. Dün olduğu gibi bundan sonra da hiç tereddüt etmeden bu cevabı veririz” dedi.
Başbakan Binali Yıldırım, Singapur ve Vietnam temasları öncesi Esenboğa Havalimanında basın toplantısı düzenledi. Singapur ziyaretine değinen Yıldırım, mevkidaşı ile görüşeceğini ve daha sonra çeşitli endüstri tesislerinde bazı temaslarının olacağını ifade etti. Singapur-Türk İş Forumuna katılacaklarını anlatan Yıldırım, işadamları ve sivil toplum örgütlerine bir toplantıda hitap edeceklerini dile getirdi. Daha sonra Vietnam’a geçeceklerini, ilk defa Türkiye’den Başbakan düzeyinde bir ziyaretin gerçekleşeceğini kaydeden Yıldırım, “Bizim için de yeni iş yapabileceğimiz alan olarak gözüküyor. Başbakan ile Cumhurbaşkanı, iş alemiyle bir araya geleceğiz. Neler yapabiliriz karşılıklı olarak, bunları görüşüp değerlendirme fıratımız olacak” ifadelerini kullandı.
Yıldırım, konuşmasını şöyle sürdürdü: “Singapur bizim stratejik ortak saydığımız bir ülkedir. İlişkilerimiz karşılıklı güven içerisinde yıldan yıla gelişmeye devam ediyor. Serbest Ticaret Anlaşması, 15 gün önce yürürlüğe girdi. Bu, yeni bir dönemin de başlangıcı anlamına geliyor.” Açıklaması sonrası gazetecilerin sorularını cevaplayan Yıldırım, Afrin ve İdlib’e operasyon yapılacağı yönündeki haberlere ilişkin, “Buralar da kaynayan kazan gibi. Kimin eli kimin cebinde belli değil.Terör örgütleri maalesef her gün birisi diğerinden iktidarı devralıyor. Önceki gibi istikrarsızlık var. Bunun bedelini orada yaşayan masum insanlar ve bir de Türkiye ödüyor. Terör tehdidi sürekli mevcut. Bu sabah 5 DEAŞ örgüt mensubunu sınırı izinsiz geçerken yakalandı ve etkisiz hale getirildi, kontrol altına alındı. Türkiye, ülkemizin sınırı güvenliği bakımından, milletimizin can ve mal güvenliği bakımından var olan tehdit ister içeride ister dışarıda olsun gereken cevabı verir. Dün olduğu gibi bundan sonra da hiç tereddüt etmeden bu cevabı veririz. İran, Rusya veya diğer ülkelerin askeri personelinin, üst düzey siyasetçilerinin gelip gitmesi gayet normal. Çünkü, Suriye’de kalıcı bir barış sağlanması için müşterek bir çalışma var. Astana süreci var. Koalisyon güçleri ile yaptığımız çalışmalar var. Amaç, sağlanan geçici ateşkesin kalıcı hale getirilmesi ve Suriye için nihai barış sürecinin sağlanması. Buna yönelik teklifler, çabalar var, bunlar gelip Türkiye ile istişare ediyorlar. Olay bundan ibaret. Suriye’denin geleceği bakımından, Suriye’deki insanların tekrar evlerine barklarına dönmeleri bakından bu konuyu Türkiye’nin takip etmesinden normal bir şey yok” açıklamasında bulundu.
Diyanet İşleri Başkanlığı için ismin belirlenip belirlenmediğine ilişkin soru üzerine Yıldırım, “Atanınca zaten herkes öğrenecek” dedi. Yıldırım, Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Jülide Sarıeroğlu ve Memur-Sen Genel Başkanı Ali Yalçın ile Esenboğa Havalimanında bir süre görüştü. Görüşmenin detaylarının sorulması üzerine Yıldırım, “Çalışma Bakanımız bir süreden beri memurlarımız adına toplu sözleşmeyi muhataplarıyla sürdürüyor. Pazartesi gece yarısına kadar süre var, bu süre zarfında mutabakat sağlanırsa sözleşme imzalanacak. Sağlanmazsa Hakem Kuruluna gidecek, kurul karar verecek ona göre uygulanacak. Ümit ederiz ki bu hakeme ihtiyaç kalmadan makul bir seviyede anlaşma sağlanır. Tabii sendikaların görevi, alabildiğince çok fazla imkan almak. Memurlar ve temsil ettikleri çalışanlar adına. Bizim görevimiz de hesapları denk düşürmek. Kaynak ve ihtiyaçlarımızı karşılaştırıp gereken makul seviyede çözüm üretmek. Sendikacılarımızın bizim kadar ülkenin kaynaklarının en iyi şekilde değerlendirilmesi konusunda tereddütüm yok. Gönlümüz çok arzu eder, çok çok fazla verelim ama şartlar ortada, dünya şartları ortada. Şu bilinmelidir, memurlarımızı çalışanlarımızı enflasyonun altında bir ücrete mahkum etmeyeceğiz. Enflasyon kayıplarını vereceğiz ve hatta bir takım yan imkanlarla bunun üzerinde de bazı imkanları sağlamış olacağız. Bu çerçevede, bugüne kadar yapılan çalışmalar konusunda hem Sayın Bakan hem de Memur Sendikaları Başkanı bana bilgi verecekler, bundan sonra bir hareket tarzı belirlemiş olacağız.”