5. kattan düşerek ölen kadının kocası ‘Eşini kasten öldürme’ suçundan hakim karşısına çıktı
Kayseri’de genç kadının eşi ile tartıştıktan sonra evin 5. katında pencereden düşerek hayatını kaybetmesinin ardından ‘eşini kasten öldürme’ suçundan tutuklu yargılanan koca ve sanığın tutuksuz yargılanan babası ile annesi ilk kez hakim karşısına çıktı.
Kayseri 3. Ağır Ceza Mahkemesi’nde görülen davada tutuklu sanık F.B., tutuksuz sanıklar R.B. ile G.B., hayatını kaybeden S.B.’nin şikayetçi ağabeyi S.B. ile ablası Z.B. ve avukatlar hazır bulundu.
‘Eşini kasten öldürme’ suçundan tutuklu yargılanan sanık F.B. mahkemede yaşanan olayı şöyle anlattı: “Emniyet’teki ifadelerim doğru değildir. Burada doğruları anlatacağım. Eşim S.B. ile olaydan 6 ay önce kaçarak evlendik. Evlilikten 2 ay sonra bana ‘selam, evlenmişsin’ diye mesaj geldi. Ben de ‘tanıyamadım, sağolun’ dedim. Kendisini tanıtınca benim eski kız arkadaşım olduğunu öğrenmiş oldum. Bana whatsapp’tan gelinlikli fotoğraflarını attı, ‘Nasıl yakışmış mı?’ diye yorumlar attı. Eşim bu mesajları gördü, izah etmeye çalıştım, anlamadı, dinlemedi. Dışarı yansıtmasak da eşimle aramızda böyle bir sıkıntı vardı. Birkaç kızdan da mesajlar geliyordu. Bunları silmemiştim. Olay günü dayımın kızı Ö.K. ile eşi Ö.K. biz de misafirdi. O gece dayımın kızı rahatsızlandı, hastaneye götürdük. Geldiğimizde babam uyumuştu, misafirlerimizin yatağını yaptık, biz de odamıza çekildik. Yattık, uyurken ben bir an da eşimin sesini duydum. Gözümü açtığımda odada ayakta benim cep telefonumu almış, mesajları okuyarak kendi kendine konuşuyordu. Ben ne yaptığını sorduğumda ‘Biliyorsun ne yaptığımı’ dedi. Ben de kendisini kaç defa uyardığımı söyledim, ‘istesem onlardan biri ile olurdum’ dedim, bizim bağrışmalarımıza annem ile babam geldi. Bu sırada eşim S.B. salona fırladı. Annem peşinden gitti, babam ne olduğunu sorunca ben anlatmadım. Babam da annemin peşine gitti. Annem bir anda çığlık attı, babam ‘ocağımız söndü oğlum’ diye bağırdı. Annem pencereden bakarak ‘derdin neydi yavrum’ diye bağırıyordu. Pencereden baktığımda eşim aşağıda yatıyordu. Eniştem Ö.K. ile aşağı indik. Elimi başının altına koydum, hemen ambulansa haber verdik. Biz de ambulansın peşine araç ile gittik. Eşim telefona format attığı için mesajlar silindi.”
Tutuksuz sanık R.B. ise 5-6 aydır oğlu ve gelini ile birlikte yaşadıklarını belirterek, “Olay günü işten geldim, gelinim yemek yeyip, yemeyeceğimi sordu. Ben de yemeyeceğimi söyledim. Oğlum ile misafirler hastaneden gelince yattık. Bir saat sonra yatak odasından sesler geldi, yataktan sıçradım. Eşim ile birlikte odaya girdik. Gelinim ben girince odaya çıktı. Eşim de onun peşinden gitti. Oğlum bir şey söylemedi. Eşimin peşinden giderken bir çığlık sesi geldi. Gelinim kendisini aşağı atmış. Yaz olduğu için pencereler açıktı. Aşağı attığımız iddiası yalandır. Böyle bir şey olur mu efendim, bunun için mi evlendirdik? Asla tanıklara da ‘balkondan düştü. Yoksa başımız yanar’ gibi demelerini söylemedim” diye konuştu.
Tutuksuz sanık G.B. de “Mart ayında düğünleri olmuştu. Bağrışmalar sonrası gelin salona doğru gitti, pencere açıktı. Kendisini birden aşağı attı” dedi.
Hayatını kaybeden S.B.’nin müşteki ağabeyi S.B. ile ablası Z.B. sanıklardan şikayetçi olduklarını söylediler. Müşteki ağabey S.B., “Kardeşimin düştüğünü söylediler. Olay yerine gittiğimde kimse yoktu, hastaneye gittiğimizde vefat etti. Kardeşimi bunlar çok istedi ama biz hiç meyilli olmadık. Kız kardeşim kaçtı, evlendiler. İntihar süsü verdiler. Ben köy derneğinden cenaze sonrası herkese ‘Taziye kabul etmiyorum, bu bir cinayettir’ diye mesaj attım. Peşini bırakmadım” ifadelerini kullandı.
7 tanığın dinlendiği davada mahkeme heyeti eksikliklerin giderilmesi için duruşmayı ertelerken, tutuklu sanık S.B.’nin tutukluluk halinin devamına karar verdi. -iha