YOKLUK VE YOKSULLUK

‘’Yoksulluğun sebebi YOKLUK değildir..Asıl sebep paylaşmayı bilmeyen insanlıktır’’

Değerli okurlarım,

Ülkemiz nüfusunun  yıllar önce %70 -80 i  köylerde yaşarken, şimdi  % 60 veya 70 i şehirlerde yaşar oldu.. Haliyle yoksulluk  fakirlik, üretimsizlik, çalışmamak  hazırcılık çoğaldı diye  hep dert yanarız, suçu hiç kendimizde aramayız.. İllaki bir suçlu bulmaya çalışırız.. Devleti suçlarız… Hükümetleri suçlarız.. Başbakanı cumhurbaşkanını suçlarız. Annemizi babamızı suçlarız.. Çevremizdeki bazı kişileri suçlarız.. Ama nedense hiç mi hiç kendimizde suç aramayız…

Genel anlamda düşünürsek beklide  bizlerin suçu yok.. Bizi yönetenlerin suçu diyebiliriz.. Siyasilerin suçu diyebiliriz.. Velev ki suç siyasilerin olsun,Hükümetlerin olsun .Devletimizin olsun.. Peki onlara bu yetkiyi, bu görevi veren kim… Robotlar mı?. .Dağdaki gezen kaplumbağalar mı?. Şehirleri işgal eden sokak kedileri mi?..

Hayır hiç birisi de değil.. Tabi ki YA!..KİM? diyeceksiniz… Evet biziz BİZ. Yoksulluğu da yokluğu da yaratan bizleriz, bizler…Çünkü yeterince çalışmıyoruz..Çevremizi doğamızı  korumuyoruz. Tasarruf etmiyoruz. EN ÖNEMLİSİ DE PAYLAŞMIYORUZ.. Paylaşmasını bilmiyoruz.. Zenginimiz daha zengin oluyor. Dur kardeşim sen ne yapıyorsun bu gemileri, bu sarayları, bu otelleri, bu tırları, bu arazileri bu apartmanları (v.b) nasıl ve nereden aldın demiyoruz.diyemiyoruz..Bu ülkede adaletsizliği  koruyanlara, devletin kasasını boşaltanlara, devlet mallarını yağmalayanlara dur !…Arkadaş sen ne yapıyorsun diyemiyoruz.. Ondan sonrada kendi kendimize ben yoksulum, ben fakirim, ben işsizim diye  yakınıyoruz..

Değerli okurlarım,

Bu ülke çok zengin çok.. Dağlarıyla, ovalarıyla, akarsularıyla, denizleriyle, ormanlarıyla, madenleriyle, fabrikalarıyla çok zengin bir ülkemiz var.. Bir günde dört mevsimi yaşıyoruz. Doğudan batıya, güneyden kuzeye  her bir karış toprağından bereket fışkırıyor.. Ama gel gör ki adil paylaşamıyoruz.. Adil işletemiyoruz.. Gelirlerimizi adil bölüşemiyoruz.. O nedenle de yoksulluk  günden güne artıyor.. Devletin bütcesinden  fakirim diye üç dört milyon  insan doğrudan  yardım alıyor..İşsizlik resmi kayıtlarımıza göre çığ gibi büyüyor..İşyerleri fabrikalar kapanıyor..Hepimiz aklımızı başımıza almalıyız.Daha çok çalışmanın, daha çok üretim yapmanın yollarını arayıp, tasarrufa dikkat ederek yanlış yapanlara da dur demeliyiz.. Adam sende ben mi kurtaracağım bu ülkeyi demekten hepimiz vaz geçmeliyiz…İnsan haklarına saygı duyarak, Yasal haklarımızı kullanırken iyi düşünüp hatalara kapılmamalıyız. ,unutmamalıyız ki bu gemi batarsa bu, şu, o yok, hep birlikte batarız.

(Değerli okurlarım,

Bu gün sizlerden  özel bir ricam var.. Lütfen bu hafta sonunda yada ileriki  uygun bulduğunuz günlerde  uygun bulacağınız bir yare BİR FİDAN DİKİNİZ..Bu belediyelerin ağaçlandırmaya çalıştığı alanlar olur, yakınınızdaki varsa okul bahçeleri  kurum bahçeleri olur, ormanlık alanlar olur Lütfen!…)  .Kalın sağlıcakla. 17.02.2019 Mehmet SARI.

 

SEÇİLMİŞ SÖZLER.

‘’Bir kuş gördüğü  karıncaları yer,

Ama kuş ölünce kalan  karıncalar da onu yer..

Lütfen elinizde güç varken kimseyi  ezmeyiniz,

Güç sizden gittikten sonra da diğerleri  sizi ezerler..’’

 

ATATÜRK DİYOR Kİ ;

‘’1932 de yazdığı şiirin son iki satırı’’

Yırtılsa gözlerdeki gafletten perde,

Dünya o zaman görecek hakikat nerde.

#mehmetsarı

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Bu site, istenmeyenleri azaltmak için Akismet kullanıyor. Yorum verilerinizin nasıl işlendiği hakkında daha fazla bilgi edinin.