KURAN’DA BOŞANMA KONUSU NASILDIR? – 2
Allah’ın, dönüldüğü takdirde sorumlu tutuğu, günah sayarak dünyada kefaret cezasıyla cezalandırdığı yeminler, kasta ve niyete dayalı olarak yapılan yeminlerdir. Buna göre, erkeğin kefaret vererek ila yemininden dönmesi, hanımına rahmet ve şefkatle yaklaşması ve yıkılmakta olan bir yuvayı yıkılmaktan kurtarması, yemininde ısrar etmesinden daha hayırlıdır. Allah, tövbe den kullarını bağışlayacağını açıklıyor. 2/ Bakara 227. “ Eğer boşanmaya karar verirlerse, Allah, şüphesiz hakkıyla işiten ve hakkıyla bilendir.” Eğer yemin edip dört ay içinde yeminlerinden dönmezlerse, bu takdirde boşanmaya kesin karar verilmiş demektir. Dört aydan sonra, hanımlarına boşadım diye haber vermeleri gerekmez, çünkü önceki yeminleriyle zaten bunu söylemişlerdi.2/ Bakara 226. “ Boşanmış kadınlar, kendi başlarına üç hayız veya temizlik süresi beklerler. Eğer onlar, Allah’a ve ahret gününe inanıyorlarsa, Allah’ın rahimlerinde yarattığı şeyi gizlemeleri onlara helal olmaz, Fakat kocaları, eğer barışmak isterlerse, bu süre içinde onları geri almaya daha layıktırlar. Kocalarının onlar üzerinde hakları olduğu gibi, onlarında kocaları üzerinde belli hakları vardır, fakat erkekler, kadınlar üzerinde bir üstünlük derecesine sahiptirler. Allah, azizdir ve hakimdir.”
Bu yeminle boşamaya kararlı olanların boşama işlemidir. Bu birinci talak yani boşamadır, boşanmanın fiilen gerçekleşmesinden sonra tam manasıyla serbest kalıp, yeniden evlene bilmeleri için, üç hayız, veya temizlik süresi beklemeleri gerekir. Buna göre, hayız görmekte olan kadınlar, kocaları tarafından boşandıkları taktirde, kendi başlarına, yani başka bir erkekle evlenmeksizin üç hayız veya üç temizlik süresi beklemek zorundadırlar. Kadın boşandıktan sonra üç hayız görecek sürede beklemesi, karnında, boşandığı kocadan çocuğu olup olmadığının anlaşılması içindir.
Erkeğin, gerek ila yemin ile ve gerekse sözle karını boşadıktan sonra, bekleme süresi içinde hanımına tekrar dönmesi halinde, bu çeşit boşamaya İslam hukukunda talakı rici denir ki, süresi içinde hanımına rücü ( dönme) hakkını elinde bulunduran ve bu hakkı kullanan erkeğin talakı manasına gelir. Allah bekleme süresini böylece açıkladıktan sonra, bu süre içinde erkeklerin ailenin gidişini düzeltmek istemeleri halinde, boşadıkları kadınları yine kendi nikahları altına almaya daha layık olduklarını açıklamıştır. İki çiftin yeniden bir araya gelmelerinde ikisi içinde fayda var.
Erkeğin boşanmaktan vazgeçip karısına dönmesinden sonra, aile içindeki geçimsizliğin ortadan kalkması ve ailenin gerçek saadete kavuşması, karı koca arasında bulunması gereken sevgi, şefkat ve iyi muameleye bağlıdır. Birbirine saygı duymayan, birbirinin hukukuna riayet etmeyen ve birbirini sevmeyen karı kocadan iyi geçim beklemek çok güçtür. Çünkü yalnız bir taraftan beklenen sevgi ve saygının da iyi bir geçim temin etmesi mümkün değildir. Bunun için Allah Ayette karı kocanın birbirleri üzerindeki haklarına işaret etmiş ve her ikisinin de, karşılıklı olarak bu haklara riayet etmeleri gerektiğini belirtmiştir. Bu haklar, halk arasında maruf örfe uygun olan haklardır. Bunlara sahip olma yönünden, karı kocadan birinin diğerine üstünlüğü yoktur, her ikisi de eşittir.
Şu da unutulmamalıdır ki, çocukları olsun veya olmasın, karı kocadan oluşan bir aile, cemiyetin en küçük bir topluluğunu teşkil eder ve nerde bir topluluk meydana gelmişse, o topluluğu idare edecek bir reise idareciye ihtiyaç duyulur. Aile de bir topluluk olduğuna göre, onun da bir reisi, idarecisi olması kaçınılmazdır. İdareci olmakta ve dış işlerinde meşakkatlere dayanmakta kadından da güçlü ve kuvvetli olan erkeğe aittir. Ayetteki üstünlük, onların sadece evin idarecisi olmalarındandır. Bu üstünlük, sadece idari vasfı bulunan, fakat erkeğe, hiçbir surette kadını köle gibi kullanmak, ona üstünlük etmek, zulmetmek, veya keyfi nasıl isterse öyle muamele etmek hakkı vermeyen bir üstünlüktür. İşte Allah erkeğe verdiği hukukun aynını, bu ayetle kadına da vermiştir ve eskiden beri bütün milletlerde hakim olan kadını mal gibi görme zihniyet ve tatbikatına da son vermiştir.