MÜMİN VE MÜŞRİK ARASINDAKİ FARK NEDİR?-1

Bu  yazıları  yazarken  maksadımız  asla  fitne  çıkartmak  veya  insanların  aklını  karıştırmak  değildir.  Çünkü,  bu  lafı  söylemek  ve  iftira  etmek,  laf  olarak  kolay  söylenir  ama,  bu  lafın  içini  doldurmak  önemlidir.  Fitne  çıkartıyor  derken,  fitnenin  ne  olduğunu  bilmek  gerekiyor.  FİTNE:  Yanlışlık,  bozukluk,  küfür,  şirk  ve  haram  anlamlarına  gelmektedir,  insanların  eğrilerden  doğrulara  yönlenmesini  sağlamak  veya  bilgilendirmek  eğer  fitne  olsaydı,  o  zaman  Peygamberleri  ne  yapacaktık.  Peygamberler  insanların  yanlış  inançlarını  kafalarından  silip  atmaları  ve  Allah’ın tertemiz  arı  duru  dinine  ulaşıp  bağlanmalarını  sağlamak  için  gönderilmiş  ve  çaba  harcamışlardır.  Her  Peygamber,  toplumu  tarafından  fitnecilikle  ve  atalarından  kalma  din  anlayışlarını  bozmakla  suçlamışlardır.  Zamanımızda da  insanların  bazıları,  atalarından,  alimlerinden,  ulemalarından,  şeyhlerinden  gelen  sözler,  Allah’ın  ayetleriyle  çelişince  bunun  yanlış  olduğunu,  Kuran’daki  ayetleri  gösterip  doğrusu  budur  denince,  hemen  insanların  kafasını  karıştırmayın,  fitne  çıkartmayın  diye  hücum  ediliyor.

Hakikaten  bu  söylenenler  Allah’ın  Kuran’ıyla   uyuşuyor mu,  yoksa  çelişiyor mu?  Demeden  hemen  fitnecilikle  suçlanılıyor,  kafaları  karıştırmakla  itham  ediliyor.  Sen  Kuran’ı  anlarız,  Allah  Kuran  anlaşılmak  için  gönderilmiştir  buyuruyor  derken  onlar,  hayır  Kuran  anlaşılmaz,  biz  Kuran’ı  anlamayız  diye   ayak  diriyorlar.  Allah  için  ve  vicdanınıza  şu  soruyu  ve  ayetleri  getirerek  soruyorum.  Allah,  Peygamberlerini  fitne  çıkartmak  için mi  göndermiştir  veya  bu  ayetler  anlaşılmıyor mu?   Mesela,  54/  Kamer 17,  22,  32,  40.  “ Ant olsun  Biz  Kuran’ı  anlaşılıp  öğüt  alınsın  diye  kolaylaştırdık,  o  halde  düşünüp  öğüt  alan  yok mu?”  pek  çok  ayet  var  buna  benzer,  şimdi  soruyorum  bu  ayetlerin  neresi  anlaşılmıyor,  bunu  kim  anlamaz ki,  insanların  önüne  koyup  işte  Kuran  bu diyemeyenler,  sadece  kuru  bir  inatla  ve  kulaktan  duyma  bazı  sözlere  dayanarak  biz  anlamayız  diyorlar.  Diyorlar da  Allah’la  ve  Kuran’la  ters  düştüklerini  anlayıp  kabullenemiyorlar.  Çünkü,  insanları  Kuran’la  tanıştırıp  buluşturmayanlar,  alimlerinin,  atalarının,  şeyhlerinin  söz  ve  kitaplarını  okuyup  ve  okutup  kurandan  uzak  tutmuşlardır.  Kendi  atalarının,  şeyhlerinin,  alim  diye  inandıkları  kişilerin  kitapları  anlaşılmaz  onu  göremezler,  ama  Kurana  hücum  ederek  anlaşılmaz  derler  ve  Allah’la  ters  düşerler  bununda  farkında  ne  yazıktır ki  olmazlar.

Allah’ın  fıtrat  üzere  yarattığı  insanları  Kuran’dan  uzak  tutup,  insanları  ilmihal  kitaplarından  tutun da,  alimlerinin,  şeyhlerinin,  efendilerinin  yazdıkları  kitaplarda  tarikatlara,  alevi,  Sünni,  işit,  Hizbullah  ve  benzeri  guruplara  ayırıp,  Allah’ın  arı  duru  tertemiz  dininden  uzaklaştırıp,  kendi  uydurdukları  dine  yönlendirenler  fitneci  olmuyor da,  Allah’ın  Kuran’ına  uyun  diyenlere  iftira  ederek  fitneci  diyenler  şu  ayetleri  niçin  görmezler?    Nuh  Peygambere  itirazlar,   23/  Müminun  24. “ …Biz  geçmişteki  atalarımızdan  böyle  bir  şey  duymadık.”   Hud  Peygambere  itirazlar,                     7/ Araf  70. “ Dediler ki:  Sen  bize  yalnızca  Allah’a  kulluk  etmemiz  ve  atalarımızın  kulluk  etmekte  olduklarını  bırakmamız  için mi  geldin.”

Salih   Peygambere  itirazlar,  11/ Hud  62. “ Dediler ki:  Ey  Salih,  sen  şimdi  babalarımızın  yaptıklarından  bizi  engelleyecek misin?”Şuayıb   Peygambere  itirazlar,  11/  Hud  87.  “ Dediler ki:  Ey  Şuayıb  atalarımızın  kulluk  ettiklerinden  vazgeçmeyi  yahut  mallarımız  konusunda  dilediğimiz  gibi  davranmaktan  vazgeçmemizi  sana  namazın mı  emrediyor?”       Yani  şunu  diyorlar,  biz  kendi  isteğimize  ve  arzumuza  göre  din  koyup  yaşıyoruz  sen  bizim  düzenimizi  bozuyorsun,  kafamızı  karıştırıyor  ve  fitne  çıkartıyorsunuz  diyorlar.     26/ Şuara  74. “ …Ama  biz  atalarımızı  böyle  yapar  bulduk.” 26/ Şuara  75,  76.  “ İbrahim  dedi ki:  iyi  ama  ister  siz,  ister  önceki  atalarınız,  neye kulluk ettiğinizi biraz olsun düşündünüz mü?”  Musa Peygambere  itirazlar,  28/  Kasas  36. “ Biz  önceki  atalarımızdan  böylesini  işitmemiştik.”

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Bu site, istenmeyenleri azaltmak için Akismet kullanıyor. Yorum verilerinizin nasıl işlendiği hakkında daha fazla bilgi edinin.