ALLAH
Allah adıyla bilip andığımız büyük varlık, hudutsuz kudret sahibidir. O Allah ki, kendine doğrulup gelenlere rahmet kapısını açmıştır, kapısında yanına varmak için hiç bir görevlisi, özel kalemi, özel güvenliği veya aracısı yoktur, derdi olan aracısız direk Allah’ın huzuruna yönelip derdini, sıkıntısını, ihtiyaçlarını direk sadece Allah’tan ister. Dilekler çoğaldıkça, hacetler arttıkça Allah’ında merhameti, rahmeti, ihsanı, keremi ve diğer vasıfları ile artar ve kendinden talep edilen istekleri karşılar. Allah’ın bu rızasına ermek için dürüst bir Allah bilgisi ve Allah’ın irade ve emirlerine eksiksiz, şirksiz inanıp teslim olmak gerekmektedir. Allah’ın varlığına inandıkları halde, bilerek veya bilmeyerek, Allah’ın şanına yakışmayacak surette Allah’a şirk koşup, Allah’ın vasıflarını, sıfatlarını, uluhiyet payesini çeşitli varlıklara ( veli, evliya, şeyh, yatır, efendi, sultan, kutup ve bunun gibi ) bunların Allah’ın dengi veya aracısız ulaşılamayacağına inanmak, dilek ve isteklere bunların cevap vereceklerine, yahut bunlar aracılığı ile Allah’ın dilek ve isteklere cevap vereceğine inanmak insanı şirk ve ortak koşmaya götürür. 47/Muhammed 19, “Bilin ki, Allah’tan başka ilah yoktur…” 2/Bakara 255, “Allah O’ndan başka hiçbir ilah yoktur, ancak Allah vardır, hep diridir…” 23/ Müminun 52, “… Bende sizin tek Rabbinizim artık benden sakının.” 16/Nahl 51, “ Allah buyurdu ki, iki tanrı/ilah edinmeyin, O ancak bir Tanrıdır, o halde yalnız benden korkun.” 22/ Hac 34, “Bilin ki, İlahınız bir tek İlahtır, öyle ise O’na teslim olun…” 12/Yusuf 40, “Allah size kendisinden başkasına ibadet etmemenizi emretmiştir, işte dosdoğru din budur, fakat insanların çoğu bilmiyorlar.” 13/Rad 30, “…De ki: O benim Rabbimdir, O’ndan başka Tanrı yoktur, sadece O’na tevekkül ettim ve dönüş sadece O’nadır.” 41/ Fussilet 9, “De ki: Gerçekten siz yeri iki aşamada yaratanı bilmeyip, O’na ortaklar mı koşuyorsunuz? Hal bu ki, Allah alemlerin Rabbidir.” 3/Ali İmran 6, “Rahimlerde sizi dilediği gibi şekillendiren O’dur, Allah’tan başka İlah yoktur. O mutlak güç ve hikmet sahibidir.” 29/Ankebut 42, “O Allah ki, onların kendisinin yanında hangi şeylere yalvardıklarını şüphesiz bilir, Allah mutlak güç ve hikmet sahibidir.” 35/Fatır 3, “Ey insanlar, Allah’ın size olan nimetini hatırlayın, Allah’tan başka size gökten ve yerden rızık verecek bir yaratıcı var mı? O’ndan başka Tanrı yoktur, nasıl oluyor da tevhitten küfre çevriliyorsunuz.” 55/ Rahman 29, ”Göklerde ve yerde bulunan herkes Allah’tan ister…” ALLAHIN SIFATLARIYLA NASIL ŞİRK KOŞULUYOR Allah’ın emrettiği kural ve şartları yeterli bulmayıp, sürekli aşırılığa giderek ya kendinden, ya da başka söz ve söylemlerden etkilenerek, her önüne konanı din bilip, Allah’a kulluk yaptıklarını zannetmek Allah’ın Kuran’daki emirlerine ters düşmek ve kendi heva ve hevesine teslim olmaktan başka bir şey değildir. Allah buna Kuran da şirretlik, aşırılığa gitme, sapma, haddi aşma, dengesizlik doğru yoldan ayrılma olarak açıklıyor. Bakalım ayet nasıl uyarıyor. 29/ Ankebut 51 “ Kendilerine okunmakta olan kitabı sana indirmemiz onlara yetmemiş mi? Elbette iman eden bir kavim için onda rahmet ve ibret vardır.” ve 43/ Zuhruf 5 Siz haddi aşan kimseler oldunuz diye, sizi Kuran’la/ zikir ile uyarmaktan vaz mı geçelim.” Allah’ın emri Kuran adeta içindeki ayetlerle çağırıyor fakat dikkate alan var mı ki. Şu ayet kime hitap ediyor düşündük mü? 2/ Bakara 171 “ Hidayet çağırısına kulak vermeyen inkarcıların durumu çobanın, sadece bağırıp çağırmasını işiten hayvan sürüsüne benzer anlamazlar. Çünkü onlar sağırlar gerçeği duymaz ve duymak istemezler, dilsizler/gerçeği konuşmazlar, körlerdir gerçeğe bakmazlar, bundan dolayı düşünemezler.”
#kemalyavuz