ALLAH’A NASIL ORTAK KOŞULUYOR
Allah bu inancın yanlış olduğunu ve bunların da put olduğunu isimlendirdi. Şöyle uyardı, 50/Kaf 16, “Ant olsun insanı Biz yarattık ve nefsinin kendisine fısıldadıklarını biliriz ve Biz insana şah damarından daha yakınız.” 2/Bakara 186, “Kullarım sana Beni sorduğunda söyle onlara Ben onlara çok yakınım, Bana dua ettiği vakit dua edenin dileğine karşılık veririm. O halde kullarımda Benim davetime uysunlar ve bana inansınlar ki, doğru yolu bulsunlar.” Allah duanızı direk yalnız Bana edin, Ben duanıza karşılık veririm demesine rağmen, arı, duru, insan sözü karışmamış dini devre dışı bırakılarak, karma yapılmış, uydurulmuş/paralel dinde ki, inanç sistemindeki yapılan yanlışlıklar gibi, yanlış ortak koşma ve şirk inanışı devreye konularak aynı yanlışlık yapılıyor. nerede yatır, türbe, veli evliya dedikleri iyi kimseleri şeyhleri, efendileri, kutupları gibiler aracı koyarak, onların huzuruna, kabrine gidilerek dua ediliyor ve şu zaman geldim istedim şu işim oldu, şimdi de şunu, şunu isteyeceğim deniyor. Burada Allah’a dua ediliyor doğru, yanlış olan falan yatır, şeyh, kutup, efendi gibileri yüzü suyu hürmetine, hatırına Allah duamızı kabul eder denmesidir. Allah kimsenin hatırına, yüzü suyu hürmetine dua kabul etmez, iş yapmaz, bu Peygamberleri de olsa, veli evliyası da olsa, melekleri de olsa değişmez. Allah, doğru aracısız dua yapanın duasını kabul edeceğini açıklarken, sanki benim duamı kabul etme dercesine yanlış, aracı koyarak dua ediliyor Allah’ta bu duaların kabul edilmeyeceğini duyurdu. Yanlışı kim yaptı, zararı kim gördü, kimin duası kabul edilmedi, insan bunun bile farkına varamamakta ve hala yapılmaktadır.
Her ne kadar Allah’a dua edip yalvarıyoruz deseler de ölülere, yaşayan insanlara aracı ve şefaatçi olarak inanıyorlar ve bu hareketleri tevhit inancına aykırı oluyor. 19/Meryem 81, “Onlar/insanlar, kendilerine bir itibar ve kuvvet vesilesi olsun diye Allah’ın yanında başka alt tanrılar edindiler.” Ayette belirtilen alt tanrılar, şefaatçi ve yüzü suyu hürmetine, hatırlarına inanılan aracılardır. Allah bunu kabul etmiyor, direk ve yalnız benden dua ve istekte bulunun diyor. Yine 46/Ahkaf 28, “Allah’ın yanında kendilerine yakınlık/aracı sağlamak için tanrı edindikleri şeyler, kendilerine yardım etselerdi ya, hayır onları bırakıp gideceklerdir. Bu onların yalanı ve uydurup durdukları şeylerdir.” Ayetler Allah’a yaklaştırıcı olarak inandıkları veli, evliya, şeyh, yatır, türbe ve Salih olarak inanılan insan ve diğer yaratılan nesneleri put olarak açıklıyor ve onların hiçbir faydasının olmayacağını boş ve manasız bir kuruntu olduğuna dikkat çekip insanlığı ikazla uyarıyor. 43/Zuhruf 15, “Ama onlar/insanlar Allah’ın kullarından bir kısmını Allah’ın bir cüzü kıldılar. Gerçekten insan apaçık bir nankördür.” Allah’ın cüzü demek Allah’ın yetkilerinin bazıları bunlarda var demektir, yani bunlar hatırlı kişiler, bunların ağırlığı var Allah bunları reddetmez diye inanılan kişilerdir. 9/Tövbe 113, “Allah’ın emrine teslim olmayıp cehennem ehli oldukları açıkça belli olduktan sonra, akraba dahi olsalar Allah’a ortak koşanlar için af dilemek ne peygambere yaraşır ne de insanlara.” 9/Tövbe 80, “ Ey Muhammed onlar için ister af dil ister dileme, onlar için yetmiş kez af dilesen de Allah onları asla affetmeyecektir. Bu onların Allah ve resulünün emirlerine uymamalarından dolayıdır. Allah fasıklar topluluğunu hidayete erdirmez.” 63/Münafıkun 6, “Onlara mağfiret dilesen de, dilemesen de birdir, Allah onları kesinlikle bağışlamayacaktır. Çünkü Allah, yoldan çıkmış topluluğu doğru yola iletmez.”
#kemalyavuz