DİN(2)

Yoksa Allah’ın emrine uyun diyen biz miyiz?
Dinin ilk insanla başladığını ve son peygambere kadar insanlığa tebliğ edildiği de, 42/ Şura 13. “ Dini ayakta tutun ve din de ayrılığa düşmeyin diye Nuh’a tavsiye ettiğini, sana vahiy ettiğimizi, İbrahim’e, Musa ya ve İsa ya tavsiye ettiğimizi Allah size de din kıldı.” 6/ Enam 161. “ De ki: Şüphesiz Rabbim, beni doğru yola ve dost doğru dine, Allah’ı birleyen İbrahim’in dinine iletti. O, ortak koşanlardan değildi.” Yine, 1/ Fatiha 6.” Bize doğru yolu göster.” Gibi.
Allah, insanın Allah’a din öğretmeye kalkacağını bilerek, durumu yine bize açıklayarak, böyle bir hataya düşmememiz yönünde uyarıyor. 49/ Hucurat 16. “De ki: Siz dininizi Allah’a mı öğretiyorsunuz.” Ve 42/ Şura 21. “Yoksa onların, Allah’ın izin vermediği bir dini getiren ortakları mı var?” 68/ Kalem 36. “Size ne oluyor? Ne biçim hüküm veriyorsunuz?” 68/ Kalem 37. “Yoksa size ait bir kitap var da, hurafe ve batıl inanışları onda mı okuyorsunuz?” 68/ Kalem 38. “ O kitabınız da beğendiğiniz her şey sizin için mutlaka vardır diye mi yazılı. Kalem 39. Yoksa ne hükmederseniz mutlaka sizindir diye, sizin lehinize olarak tarafımızdan verilmiş, kıyamet gününe kadar geçerli kesin sözler mi var.” 68/ Kalem 40. “Sor onlara, bu iddiayı onların hangisi savunacak?” 68/ Kalem 41. “ Yoksa ortakları mı var onların? Sözlerinde doğru iseler, haydi getirsinler ortaklarını. “
Bir de diyorlar ki, her doğru her zaman söylenmez ve şimdi zamanı değildir, ne demek, böyle söylemek. Evet, her şeyin bir zamanı vardır. Sabah namazının, öğle, ikindi, akşam ve yatsı namazlarının ve Oruç un, Zekat’ın, Hac’cın, Kurban’ın bir zamanı elbette vardır. Ama sadaka’nın zamanı her zamandır, her zaman sadaka verilir. Dinin zamanı olur mu? Din her zaman ve her yerde hem söylenir ve hem de yaşanıp uygulanır. Emri bil Mağruf ve Nehyi Anil Münkeri ne yapacaksınız? Böyle bir sorumsuzluk olur mu? Böyle diyen, ğulüvve düşmüş olmaz mı? Dinin Allah’a has kılınması, Allah’a din de ortak koşulmaması ve koyduğu dinin değiştirilmemesi ve ne ilave, ne de eksiltme yapılmamasıdır. Kuran’ın yanında hadisler de dinin kaynağımıdır? Kuran, başı sonu belli olan bir kaynak kitaptır. Hadisler, ise başı ve sonu belli olmayan kaynaktır. Kuran ( LA RAYBE FİH ) içinde ki ayetler ve sözler birbiriyle çelişmeyen kaynak kitaptır. Kuran Allah tarafından korunmuştur. 15/ Hicr 9. “ Kuran’ı kesinlikle Biz indirdik; elbette Kuran’ı yine Biz koruyacağız.”
Allah’a şükürler olsun ki, Rabbimiz bizleri Kendisi tarafından korunmuş kaynak kitap Kuran’a yönlendirmiş ve başka kaynaklara muhtaç etmemiştir. Allah’ın sayesinde eksiksiz, tam ve has bir dinin sahipleriyiz. Hadis kitaplarını yazanlar, kendi kitaplarında, bir hadis kitap’ında olan hadisi kendi kitap’ına almamıştır, yine her doğru olan hadisi bile kitap’ına almamıştır. Mesela, Müslim sahih olan, yani kesin doğru olduğu kanaatine vardığı her hadisi kitap’ına almadığını söylüyor .( Müslim, 1 cilt) Hadisler dinin kaynağıdır diyenler ne cevap verecekler. Hadisler dinin kaynağı diyenler Buhari’nin 600 yüz bin hadis’ten 6000, 7000 bin hadisi kitabına aldığını kendisi söylüyor. Yani % 1 kitabına almış geriye % 99 u almamış. Eğer hadisler dinin kaynağı ise kaynağın % 99 u alınmamış o zaman dinde eksiklik olmaz mı? Bu diğer hadis kitapları içinde geçerlidir. Zaten birinin sahih kabul ettiğini diğeri kabul etmiyor.

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Bu site, istenmeyenleri azaltmak için Akismet kullanıyor. Yorum verilerinizin nasıl işlendiği hakkında daha fazla bilgi edinin.