DİNİ KONUDA SORULARI KİME SORACAĞIZ
İşte bu kitap, Allah’ın dilediğini ve dileyip isteyeni doğru yola ilettiği hidayet rehberidir. Artık, kim de saparsa ona yol gösterici olmaz.” 2/Bakara 170, Onlara Allah’ın indirdiğine/Kuran’a uyun, denildiği zaman, hayır biz atalarımızı üzerinde bulduğumuz yola uyarız derler. Ya ataları bir şey anlamamış, doğruyu da bulamamışlarsa da mı?” uyacaksınız. Şimdi, birileri yine, bağırıp çağırmaya başlayacak ve sünnet, hadis icma, alim ulema, mezhep ve tarikatlar ne olacak diye. Ne olacağını, Allah, açıklıyor, delil sadece Kuran, bunun dışındakiler sadece din kültürü olarak kalacak, dinde hiçbir bağlayıcılığı olmayacaktır. Delil, bu ve diğer pek çok ayetlerdir, peki kopartılan, bağırıp çağırma nedir, sadece boş bir avuntudur. Keşke, Kuran’ı, anlayarak okuyup, konular iyice anlaşılsa, cevabını Allah, Kuran da veriyor. Din ile kültür karıştırılmasa, zaten mesele anlaşılacak fakat, inatla anlaşılmıyor ve geçmişteki milletlerin yaptığı gibi, yanlışta ayak direniyor ve ısrar ediliyor. Tabi ki, bununda din koyma yetkisine ortak olunduğunu, bunu kabul etmeyeceğini, yetkilerini kimseyle paylaşmayacağını Kuran’da açıklayan da Allah’tır. Tabi ki, peygamberler, mezhepler, alimler, dini konuda ilim sahipleri, görüş belirtecekler, ama verilecek cevap Kuran’dan olacaktır, burası iyi anlaşılıp ayırt edilmelidir. Kuran’dan görüş belirtmek uygun, Ama dine ilave etmek, dinde olmayanı din demek, dine ortak olmak anlamındadır. Yani devleti yönetenlerin çıkarttıkları kanuna nasıl uyuluyorsa, Allah’ın kanununa uymakta böyledir. Fark şudur, Allah hata yapmaz, unutmaz, gafil olmaz, ama insanlar, peygamberde olsa, alimde olsa, mezhep/görüş sahibi de olsa, din koyamazlar ve hata yapmak zorundadırlar, böyle biline. Hemen, peki peygambere itaat ne olacak diyenler hücum edecekler, edenlerde cevabını biz değil sadece Allah verecektir. Eğer başka kitaplara ayrılan zaman Kuranın anlaşılması için ayrılsa, kafalarındaki soruların cevabını bulacaklar ve rahatlayacaklar. 33/Ahzab 36, “Allah ve Resulü bir işe/konuya hüküm verdiği zaman, inanmış bir erkek ve kadına o işi hükmü kendi isteklerine göre seçme hakkı yoktur. Her kim Allah ve Resulüne karşı gelirse, apaçık bir sapıklığa düşmüş olur.” 4/Nisa 80, “Kim Resule itaat ederse Allah’a itaat etmiş olur. Yüz çevirene gelince, seni onların başına bekçi göndermedik.” Allah’ın ayetleri birbiri ile çelişmez, birbirini yalanlamaz, birbirini açıklar, çünkü LARAYBA FİİH tir, yani birbiriyle uyumlu ve çelişmeyen, yol gösterendir. Burada din koyan, hükmünü açıklayan Allah’tır, Allah’ın hükmüne göre yani ayetlerle açıklayıp görüş beyan eden de peygamberler ve bizim peygamberimizdir. Peygamberimiz Kuran dışından hiçbir ilave ve eksiltme yapamaz buna Allah müsaade etmez, bu Allah’a, peygamberine yalan ve iftira uydurmaktır. 69/Hakka 44, “Eğer peygamber Bize atfen bazı sözler deyip uydurmuş olsaydı,” 69/ Hakka 45, “Elbette onu kıskıvrak yakalardık,” 69/Hakka 46, “ Sonra onun can damarını kopartırdık da,” 69/Hakka 47, “Hiçbiriniz buna mani de olamazdınız.” 21/Enbiya 45, “De ki: Ben sadece vahiy ile sizi ikaz edip uyarıyorum. Fakat, sağır olanlar ikaz edilip uyarıldıkları zaman bu çağrıyı duymazlar.” 4/Nisa 105, “Allah’ın sana gösterdiği şekilde insanlar arasında hükmedesin diye sana kitabı hak ile indirdik, sakın hainlerden taraf olma.” Bu ayetleri, ömründe anlamak için ya okumamış, ya da haberi olmayan çığırtkanlar elbette ısrarlarına devam edecekler, ama güneş balçıkla sıvanamıyor, zararını ahrette kendileri acı bir şekilde görecek