DÜN VE BUGÜN
‘’Dünkü ekmeği bayat diye yemeyenlerin,
Bu günlerde tek bir saat orakla TARLADA ekin biçmelerini isterdim.. ‘’
Değerli okurlarım,..
Corona Virüs sebebiyle gerçekten büyük badireler atlatıyoruz. Ekonomimiz, sağlığımız geleceğimiz her yönüyle etki altında.. Devletimizin aldığı tedbirleri kimimiz yeterli kimimiz de yetersiz bulabiliriz. Önemli olan bizlerin insan olarak önce kendi yaşamımız için sonrada taraf ve etrafımız için, tüm insanlık için tedbirleri uygulamamız ve uymaya çalışmamız..Anlaşılan bu sıkıntı henüz geçmiş değil, tedbirleri uygulamaya devam edelim..
Tedbir dedim de aklıma geldi.. Neydi tedbirler.. Maske takmak, mesafeyi korumak,Hijyene dikkat etmek.. Eğer internette dolaşan bilgi doğru ise bizim Bakanlarda maşallah hem mesafeyi hem hijyenik durumu iyi koruyorlar. ÜÇ BAKAN ayrı ayrı ÜÇ UÇAKLA aynı yere yani Trabzon a gidiyorlar.. Trabzon Araklı İlçesinde HES borularının patlaması sonucu 7 kişi ölüyor, 3 kişi kayıp ve üç Bakan üç ayrı uçakla olay yerine daha doğrusu Trabzon’a gidiyor.. (Kaynak Trabzonspor eski yöneticilerinden Engin Kalafatoğlu) İnanasım gelmiyor ama beklide doğrudur.. Demek ki biz büyük bir devlet olarak çok çok zengin de bir hükümetimiz varmış..
Hani dün ve bugün dedik ya;
Dünden bir anıyla devam edelim. Yıl 1982 -83 İncesu ilçesinde Kaymakam Arif ULUDAĞ.. Halk Eğitim toplantı salonunda Daire müdürlerini, okul müdürlerini, mahalle ve köy muhtarlarını imamları topluyor. Uzun boylu, sarışın ve yakışıklı güçlü ve babayiğit bir adam.. Konuşuyorda konuşuyor. Birçok kararlar alıyor. Sadece bir kaçından bahsetmek istiyorum..
1-Bu günden itibaren hiçbir daire amiri kendi makam ve kurumunun aracıyla şehre gitmeyecek. İhtiyaç olduğunda tek bir araba görevlendirilecek tüm yetkililer o araçla gidip gelecek. Devletimiz büyük güçlü ama bizlerinde tasarrufa özen göstermemiz gerekir v.b. sözler ..
2-İncesu kayseri arasında yolcu taşıyan, otobüs ve minibüslerde yolculuk sırasında asla sigara içilmeyecek zabıtalar sık sık denetime çıkacaklar içene ve taşıtın sürücüsüne ceza yazılacak.. İncesu da kırk yıl önce başlayan bu uygulama halen devam ediyor.
Gelelim bu güne;
Bir yerin açılışı yapılır yüzlerce binlerce araçla koş açılışa, Cumhurbaşkanı İstanbul’a, Van’ a, Urfa’ ya, Adana’ya gider binlerce araçla koş takibine o şehirlere, Trabzon da sel,, Elazığ da deprem olur her bakan ayrı ayrı uçakla koş olay yerine …İşte bizim gerçeğimiz.. İşte bizim dedelerimizin, ecdadımızın kazandığı biriktirdiği fabrikaların, tesislerin satılmasının sebebi.. İsraf.İSRAF yine İSRAF..
Arif ULUDAĞ devlette tasarruf edeceğim diye Namık Kemal İlkokuluna ilave bina yapılırken Okul Müdürü Durmuş Koyuncu ve hizmetliler kamyonla gelen malzemeyi indiriyorlar ben ne duracağım diye ceketi çıkarıp onlarla kamyonu boşaltsın, ( Durmuş Koyuncu’nun anlatımından) benim bakanlarım ayrı ayrı uçaklarla Ankara dan Trabzon’a gitsinler… Sonra da bu ülkede bazı milyonlar gelir eşitsizliği nedeniyle devletten alacağı üç beş kuruşla geçimlerini sağlamaya, açlıklarını gidermeye uğraşsınlar..
Evet biz büyük bir devletin fertleriyiz. Hepimiz bu ülke için geçmişte de bugün de seve seve canlarımızı veririz. Aldığımız görevleri daha iyisini yapma çabasıyla uğraşırız. Bu konuda hiçbir itirazım yok.. Yine bir örnekle bitirelim konumuzu..
Bir belediye başkanı düşünün iş yapıyor, hizmet ediyor ve tasarrufa o kadar dikkat ediyor ki, gerektiğinde bir dosya kağıdının iki yüzü de kullanılacak diyor, Bir başkasıda siyaseten reklamını yapmak için çuvallar dolusu halkın parasını kılıfına uydurarak harcıyor…
Dün bu ülkeyi yokluklarla, düşmanlardan temizleyenlerin, Osmanlıdan kalma borçlarımızı ödeyenlerin, imkansızlıklar içinde fabrikalar kuranların ,( maalesef gelenler sattılar koymadılar bu israf yüzünden ama) demir yolları yapanların bugünleri görmelerini çok isterdim.. Buradan onların hepsine rahmet ve minnet şükranlarımı sunarken yine üç yıl kendisi ile çalışmaktan şeref duyduğum Rahmetli Arif ULUDAĞ’ ı şükranla anıyorum.
Yorum ve takdir sizlerin… Kalın sağlıcakla..
#mehmetsarı