ESKI AHIT VE KAYSERI ÜNIVERSITESI

Musevilerin Yom Kippur’u inananları
için günahlara kefareti ve
tövbe etmenin ön planda olduğu
kutsal bir bayramdır. Yom Kippur’da
geleneksel olarak dualar okunur ve kura
ile iki keçi seçilir. Keçilerden biri kurban
edilerek, kanı ibadet yerlerine kutsamak
için saçılır. Diğer keçinin görevi ise kavmin
günahlarını yüklenmektir. Din adamı olan
Harun (Aaron) bu keçinin üzerine ellerini
koyar ve kavminin yaptığı günahları itiraf
eder, bir şekilde günah çıkarır ve bu günahları
keçiye yükler (Azazel, yani günah
keçisi). Bu keçi sırtına yüklediği bu günahlar
ile uçurumdan aşağı atılarak arkasında
temiz ve günahsız bir kavim bırakır.
***
Erciyes Üniversitesi içerisinden Sanayi
Şehri olan Kayseri’miz için ve onun adı
ile Kayseri Üniversitesi’nin kurulmuş
olduğunu büyük bir sevinç ile öğrendik.
Bu yerinde kararın içeriğine baktığımızda
ülkemizin bütün büyük şehirlerinde olan
teknoloji üssü ve patent merkezi olarak çalışan
bir Teknik Üniversite veya yurtdışında
çalışan yurttaşlarımız ile birlikte sağlık
turizminden şehrimizin pay alabileceği
sağlık üssü olacak Sağlık Bilimleri veya Tıp
Üniversitesi beklerken, iki çok yeni fakülte
ile ilçelerde bulunan birkaç yüksekokulu
içine alan bir “meslek yüksekokulu üniversitesi”
ile karşılaşmış olmanın şaşkınlığını
yaşadık.
Yeni üniversitemiz şehrimize hayırlı olsun
demek isterdik ancak Erciyes Üniversitesi’nin
yıllardır yapmış olduğu yanlışlıkları
almış olduğu hatalı kararlar ilçelere açmış
olduğu yüksekokulları dolayısı ile günahlarını
iki fakültenin üzerine yükleyerek
arınmış olduğunu görüyor olmanın üzüntüsü
içimizde hissettik.
Peki bu karar alınırken Kayserimizin Türkiye
Büyük Millet Meclisindeki temsilcileri
olan ve şehrimizin geleceğini planlayan
siyasetçilerimiz seçimler yaklaşırken sık sık
ziyaret edecekleri, Kayseri Sanayi Odası,
Ticaret Odası, Üniversiteler, sivil toplum
kuruluşları ile görüşme ve şehrimiz için
son derece kritik ve önemli olan yeni üniversitemizin
planlanması hakkında fikir
alışverişinde bulundular mı diye sormadan
da edemedik.
Kayseriliyi sadece seçimlerde oy veren bir
topluluk olarak düşünmek ve böyle davranmak,
Kayseri siyasetine olan güvenin
kaybolmasına neden olacak, demokratik
ve katılımcı toplumun oluşmasının önündeki
en büyük engel iken şehrimizin hak
ettiği yerlere gelmesine de mâni olacak bir
anlayıştır.
***
Son söz olarak Kayseri Üniversitemizin
yeniden ve doğru bir şekilde planlanarak
adına yakışacak sanayimizin ve toplumumuzun
gelişmesine katkı sağlayacak
yapıya kavuşturulmasının zorunlu
olduğunu hemşerilerimizin dikkatlerine
sunuyorum.