İNSANIN İHTİYACI OLAN SU.

16/ Nahl 11. “ Allah, su sayesinde sizin için ekinler, zeytinler, hurmalar, üzümler ve diğer meyvelerin hepsinden bitirir. İşte bunlarda düşünen bir toplum için büyük bir ibret vardır.” 56/ Vakıa 68. “ Ya içtiğiniz suya ne dersiniz.” 56/ Vakıa 69. “ Buluttan suyu indiren siz misiniz, yoksa suyu indiren Biz miyiz?” 56/ Vakıa 70. “ Dileyip isteseydik suyu tuzlu yapardık, şükretmeniz gerekmez mi?” 67/ Mülk 30. “ De ki: Suyunuz çekiliverse, söyleyin bakalım, size kim bir akar su getirebilir.” Peygamberimizin şöyle dediği rivayet edilmiştir, “ Lanetlenmeye sebep olan şu üç şeyden kaçının, Su kaynaklarının yakınında, yol üstlerinde ve insanların dinlendikleri gölgeliklere pislemek.” ( Ebu Davud, Taharet, 14; İbni Mace, Taharet 21.) yine şöyle bir rivayet söylenir. “ Durgun suya sizden bazıları idrar yapmasın.” (Buhari 68.)
Allah insanları çeşitli tabiat değerleriyle imtihan etmiştir, Adem (a.s.)ı ağaçla, Semud kavmini Deveyle, İsrail oğullarını (Talut’un ordusunu) nehirden su içmemekle, Hz. Muhammed ve sonraki insanlığı ise, bunların hepsini içerecek şekilde doğal çevreyle imtihan etmektedir. Allah toplumların gelişmişlik seviyesine göre, kendisiyle imtihan edilen tabiat motifi değişmektedir. Allah insanları çöllerde su ile, sanayi dönemlerinde de israf ile imtihan ediyor.
Suyun bütün canlıların ana ihtiyaçları arasında yer alması nedeniyle, insanla diğer canlıların paylaşımı önemsenmektedir. 54./ Kamer 28. “Onlara, suyun aralarında paylaştırıldığını haber ver, her biri kendi içme sırasında gelsin.” Su sadece karada yaşayan hayvanların hayat hakkı değil, hem tüm yaratılmış canlıların, hem de denizlerdeki, suyun içinde yaşayan tüm hayvan ve canlıların da hayat hakkıdır. Deniz suyunun ve diğer tatlı suların kirlenmesi, buralarda yaşayan tüm hayvan ve canlıların yaşam haklarına tecavüzdür. İnsanlar şunu akıl edemiyor mu? Bir insanı öldürmek sadece silahla ve bıçakla olmuyor, zehirleyerek ve kirleterek de oluyor. İnsanların, çeşitli hastalıklara yakalanmaları, çoğu zaman kendi dikkatsizliklerinden olmuyor, başka insanların yetiştirdiği yiyecek, içecek, sebze, meyve gibi besleyici gıdaların ilaçlanarak zehirlenmesinden oluyor. Çok insan namaz kılıp, diğer ibadetlerini yerine getiriyor, Allah kabul etsin, Ancak eğer, zehir verdikleri yiyecek,içecek, sebze, meyve ve bunların içine katılan kimyasal maddelerle hastalanıp ölüm olayı olursa bunun adı ne olur ve Allah’a nasıl hesap verilir acaba? Bu konuyla ilgili dünyada ve Türkiye’de pek çok insanın suçlu durumuna düşeceğinden şahsen endişeliyim Allah korusun.
4/ Nisa 116. “ …Şeytan, şüphesiz onlara emredeceğim de Allah’ın yarattığını değiştirecekler dedi. Kim Allah’ın yanında şeytanı dost ( veli ) edinirse elbette apaçık bir ziyana düşmüştür.” Tabiatın dengesini bozan davranışlar, teknoloji içinde geçerlidir, aynı zararı verdiği sürece oda katillikle suçlanır. Allah’ın yarattığı ekolojik dengeyi ve diğer normal dengeyi bozmak, Allah’ın koyduğu dengeleri değiştirmek anlamında büyük bir günah ve suç olmaktadır. Kendisi için kurulmuş dengeyi bozan, hayat kaynağını kirleten insan bir çeşit intihar etmektedir. Yabani hayvanlardan tutun da, böceklere, balıklara kadar yaşam alanları kısıtlanarak veya suları kesilip, yahut zehirlenerek veya bilinçsiz avlanarak dengeler bozulmuştur ve bozulmaktadır. 30/ Rum 41. “ İnsanların bizzat kendi işledikleri yüzünden karada ve denizde düzen bozuldu, ki Allah yaptıklarının bir kısmını onlara tattırsın; belki de gittikleri kötü yoldan dönerler.”

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Bu site, istenmeyenleri azaltmak için Akismet kullanıyor. Yorum verilerinizin nasıl işlendiği hakkında daha fazla bilgi edinin.