İSLAM VE DİN – 1 –

Kıymetli okurlar, İslam dini, Kuran’ın
içindekilerle, Allah’ın kullarını hakka ve
doğruya ulaştırmak üzere peygamberleri
aracılığı ile akıl sahibi insanlara tebliğ ettiği,
kullarını dünya ve ahret mutluluğuna
kavuşturan sistem ve Allah’ın koyduğu
dini hükümlerdir. Rabbimiz insanlığı
zulüm ve kargaşa bataklığından kurtarıp
adaleti, dengeyi, güvenliği ve mutluluğu
sağlamak için ellerinde delil olsun
için kitap indirmiş, elçi göndermiş ve
akıl diye bir nimet vermiştir. Allah dinin
halis, saf, arı, duru gönderildiğini, kulları
tarafından yozlaştırılmadan, bozulmadan,
içine herhangi bir insan sözü katılmadan,
Allah’tan geldiği gibi korunan ve hayatında
yaşanan din olmasını istemektedir. 39/ Zümer
1, “ Bu kitap izzet ve hikmet sahibi,
en üstün ve en güçlü, en iyi yasa koyan
Allah tarafından indirilmiştir.” 39/Zümer
2, “ Şüphesiz ki Kitabı sana hak olarak
indirdik. O halde sen de dini Allah’a halis
(arındırarak) kılarak kulluk et.” 3/Zümer
3, “ Dikkatli olun, halis din yalnız Allah’a
aittir. Allah’ın yanında birtakım yardımcı,
yol gösterici evliyalar edinenler, onlar bizi
sadece Allah’a yaklaştırsınlar diye kulluk
ediyoruz derler. Doğrusu Allah, emrine
uymayanların aralarında hükmünü verecektir.
Şüphesiz Allah, yalancı ve inkarcı
kimseleri doğru yola iletmez.”
***
Allah, ayetlerde bir halis dinden, birde
Allah’a özgü/ait olmayan, uydurulmuş /
paralel dinden bahsediyor. Bu uydurulan
ve paralel dinin insanlar tarafından (azizler,
ruhbanlar, papazlar, mezhepler, tarikatlar,
şeyhler, imamlar, din adamları, siyasi
liderler yani firavun zihniyetli kişilerce içi
boşaltılmış yozlaştırılmış dindir. 40/ Mümin
(Gafir) 14, “ Haydi, kafirlerin hoşuna gitmese
de Allah’a, Allah için dindar ve ihlaslı
arındırılmış olarak dua edin.” Halis ve
arındırılmayan bir din, dünya ve ahrette
hiçbir işe yaramaz. Ne yazıktır ki, Müslüman
olduklarını söyleyen çoğu kimselerin
yaşadıkları ve öğrendikleri, öğrettikleri din
halis, sade, arı, duru bir ilahi din değildir.
İçi boşaltılmış hurafe dolu bir dindir. Gerçekten
din diye öğretilen ve uygulanan
şeylerin anlamsızlaşmış, ya akla uygun olmayan,
ya iki yüzlü, çıkar uğruna yapılan
işi ticarete dökülen adı ibadet ve kulluk
olan amellerdir. Dinimizi öğrenip kulluk
yapmak istediğimiz amellerimizi İslam diye
anlatılan çeşitli kitaplardan yanlışların, kasıtlı
olarak içine din dışı yalan ve iftiraların
sokuşturulduğu kişilerden öğrendik ve
öğreniyoruz. Kitabımız Kuran’dan öğrenmiyoruz,
ve Kuran ile aramıza hep mesafe
koyduk, sadece kendimizi avutuyoruz.

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Bu site, istenmeyenleri azaltmak için Akismet kullanıyor. Yorum verilerinizin nasıl işlendiği hakkında daha fazla bilgi edinin.