Kaniş-Karum’a açık hava müzesi
KAYSERİ’deki Kültepe Kaniş-Karum’da başlatılan kazı çalışmaları sürdürülüyor. Kazı Başkanı Prof. Dr. Fikri Kulakoğlu, Kaniş-Karum’a Kültür ve Turizm Bakanlığı ile Büyükşehir Belediyesi’nin desteğiyle açık hava müzesi kurmayı planladıklarını söyledi.
Ön Asya’nın yaklaşık 5 bin yıllık tarihini aydınlatan Kültepe Kaniş-Karum’da başlatılan kazı çalışmaları sürdürülürken, Ankara Üniversitesi Dil ve Tarih-Coğrafya Fakültesi Arkeoloji Bölümü öğretim üyesi Prof. Dr. Fikri Kulakoğlu, başkanlığındaki çalışmalar hakkında bilgi verdi. Kazı çalışmalarında 40 kadın işçinin çalıştığını kaydeden Prof. Dr. Kulakoğlu, “Tahmin ediyorum; bu kazılar, en az 4 ay boyunca devam edecek. Bu yılki hedefimiz, bulunduğumuz alandaki Eski Tunç Çağı Dönemi’ne ait yerleşimi açığa çıkarmak. Bizim niyetimiz; Kültepe’nin tanındığı, iyi bilindiği Asurlu tüccarlardan önceki dönemi araştırmak. O dönemki kültürel varlıkları ortaya çıkarmak istiyoruz. Bu kazıları yaparken, Kültür ve Turizm Bakanlığı’mızın desteğini alıyoruz. Bu yılki hedefimiz, kazılarda hedefimiz Eski Tunç Çağı dediğimiz dönemin yapı katlarını açığa çıkarmak. Eğer bu 4 ay boyunca gerekli yardımı ve desteği alırsak yaklaşık 40 işçiyle bu çalışmayı planlıyoruz” dedi.
‘AÇIK HAVA MÜZESİ KURMAK İSTİYORUZ’
Kültepe’nin, en iyi Asurlu tüccarların Anadolu’ya geldiği dönemde tanındığını belirten Kulakoğlu, “Yaklaşık 4 bin yıl önce Asurlu tüccarlar Anadolu’ya geldiler. Bulunduğumuz bu höyük üzerinde saraylarını inşa ettiler. Anadolu ile Asur arasındaki ticareti buradan yönettiler. Bizim bu yılki çalışmalardaki hedefimiz de yine bu dönemden önce Mezopotamya ile Anadolu arasında kurulmuş olan ticari ilişkileri, onun yönetildiği binaları ve tarihi bulguları ortaya çıkarmak. Bundan sonraki çalışmalarda eğer bir sıkıntı olmazsa tamamen Kültepe’deki tepe kısmında kazılara devam etmeyi planlıyoruz. Gördüğünüz gibi Kültepe’nin bulunduğu alan, tamamen bir anlamda harabe dediğimiz yapılarla dolu. Bu yapılar aslında Kültepe’de ciddi anlamda yapılaşmanın, yakılıp, yıkılmanın ve bu tahribatın da açığa serildiği açık hava müzesi şeklinde olduğunu gösteriyor. Kültür ve Turizm Bakanlığı ve Büyükşehir Belediyesi ile yaptığımız çalışmalarda bu alanda bir açık hava müzesi kurmak istiyoruz. Bu alanda ziyaretçinin rahat gezebilmesi için çalışmalar yapmayı planlıyoruz” diye konuştu.
‘YABANCI TÜCCARLAR ANADOLU İNSANIYLA BARIŞ İÇİNDE OTURABİLİYORDU’
Kazıların Karum bölgesinde de sürdürüleceğini dile getiren Prof. Dr. Kulakoğlu, şunları kaydetti:
“Karum, Mezopotamya’dan gelen tüccarların Anadolu halkıyla birlikte oturduğu bir bölge. Orada hem Anadolulu hem de Asur’dan gelmiş yabancı tüccarlar Anadolu insanıyla barış içinde birlikte oturabiliyordu. O zamanki yönetimin asıl hedeflediği de buradaki ticaretin emin ellerde yapılmış olmasıydı. Asur’dan gelen tüccarlar, kesinlikle siyasi olayla uğraşmıyordu. Gelip, direkt kendi ticaretlerini yapıyor, mallarını gümrük kontrolünden indirdikten sonra da Anadolu’nun çeşitli yerlerine mallarını dağıtabiliyordu. Krallığın en büyük görevi bu tüccarların barış içinde güvenli bir şekilde Anadolu’ya gelmelerini ve Anadolu için gelmelerini sağlamaktı. O yüzden de o dönemde gerçekten Anadolu dışarı açıldı. Uluslararası dünyaya açıldı ve o sayede Anadolu insanı yeni yeni belgelerle karşılaştı. Bunların en başında geleni yazıdır. Okumayı ve yazmayı öğrendi ve Anadolu böylelikle tarihi devirlere girdi. Bunun yanında yine Asurlu tüccarların getirdiği bilgiler sayesinde devlet kurmayı öğrendi. Anadolu insanı ilk defa bürokrasi ile tanıştı.” -dha