KUR’AN NİÇİN GÖNDERİLDİ?-1
Kur’an Allah tarafından hükümleri belirlenmiş ilahi bir kitaptır. İnsanlığın doğru yolu bulması için gönderilmiştir.
Elimizdeki bu Kur’an, İslam hayat tarzına göre yaşamaları için insanlarla, ihtiyaçlarını karşılamak için dirilerle, hayatta olanlarla, anlayışlarını yönlendirmek için, akıl sahipleriyle konuşur. Kur’an okunmak için gönderilmiştir. Okumak, okuduğumuz metnin içeriğine vakıf olup idrak etmektir.
Allah’ımızın seçmiş olduğu insanlık özellikle de Müslümanlar, kitapları Kur’an’a karşı çok yanlış bir tavır takınmışlardır. Gelenek olarak, gelen bu anlayış, bizi Kur’an’ı okurken müzik yönüyle etkilemiş, kendimizden geçerek dinlememizi sağlamıştır. Fakat o okunan ayetler ne diyor? diye anlamına hiç eğilme-mişiz. Acı olan burası, hala anlamamakta ısrarlıyız ve hala kulağımızı tıkamaktayız.
Düşünüp kendi kendimize sormalıyız: Yüce Allah’ımız anlayamayacağımız bir kitabı ne diye bize göndersin? Anlaşılmayan bir kitaptan ne diye sorumlu tutsun? O zaman insanlar mazaret gösterirlerdi: “Ya Rabbi gönderdiğin kitabı anlayamadık, onun için de öğrenemedik, yapmadık yapamadık.” mı diyecekler.
Allah’ımız kullarına zorluk istemiyor. Kaldırama-yacağımız yükü de yüklemiyor, bu yüzden gönderdiği Kur’an açık ve anlaşılır, öğütleri kapsar. Dolayısıyla Kur’an’dan sorumlu tutulmuşuz. Öyleyse mazeret ve kaçış yolu yok. Ne yapacağız? Yapacağımız şey, Kur’an’ı meal olarak (Türkçe anlamını) okuyup derin derin düşünüp, anlayıp, öğüt alıp sorumluluğumuzu bilmemizdir. Kaçış yolu yok. Mazeret yok. Manasını anlamadan okutanlara Allah’ımız hesap soracak.