KURAN’DA BOŞANMA KONUSU NASILDIR? – 6
Peygamberimizin ashabından Ma’kıl ibn Yesar, kız kardeşini bir adamla evlendirir. Fakat bir müddet sonra adam karısını boşar, süresi içinde de dönmediği için talak gerçekleşir ve kadını salıverir. Ancak çok geçmeden tekrar Ma’kıle gelir ve kız kardeşiyle yeniden evlenmek istediğini bildirir. Ne var ki Ma’kıl, adamın davranışını nefsine yediremez ve onu reddeder. Peygamberimiz ayeti ayeti Ma’kıla okuyunca, Ma’kıl inadından vazgeçer ve Allah’ın emrine uyar. ( Sahihi Buhari, VI. 184= Ebu Davut, Sünen, I. 481= Tirmizi, Sünen, V. 216.)
İster boşanmış olsun, ister boşanmamış olsun, emzikli kadınların, çocuklarını nasıl emzireceklerini, karı koca arasındaki emzirmeyle ilgili anlaşmaları ve ne yapmaları gerektiğini şu ayette açıklamıştır. 2/ Bakara 233.” Analar, emzirmeyi tamamlatmak isteyen kimseler için, çocuklarını iki tam yıl emzirirler. Emziren anaların bilinen usul de yiyecekleri ve giyecekleri çocuğun babasına aittir. Bir insana gücü dışında bir şey yüklenemez, ne ana çocuğu yüzünden, ne de baba yine çocuğu yüzünden zarar göremez. Varise de aynısını yapmak düşer. Eğer ana ve baba, görüşerek ve anlaşarak çocuğu memeden kesmeyi isterlerse, üzerlerine herhangi bir günah yoktur. Ve eğer çocuklarınızı sütanneye emzirtmek isterseniz, bilinen miktarda örfe göre emzirme ücretini verdiğiniz takdirde, üzerinize herhangi bir günah yoktur. Allah’tan sakının ve bilin ki, Allah, yaptıklarınızı şüphesiz hakkıyla görendir.”
Allah bu ayetle, çocuk sahibi olan bütün analara, çocuklarını doğumlarından itibaren iki tam yıl boyunca emzirmeyi emretmiştir. Bu süre, iki seneyi geçmezse de, ananın veya çocuğun sağlığı gerektirirse, iki seneyi tamamlamadan memeden kesilmesi, ana ve babanın kararlaştırmaları halinde mümkündür. Çocuğun bizzat anası tarafından emzirilip beslenmesi, bu günkü tıbbın da tespiti ile her hangi bir hayvan sütüyle beslemekten çok daha hayırlıdır. Ananın, çocuğunu emzirirken ona gösterdiği şefkat, sevgi ve koruma kadar, anaya da bu şefkat, sevgi ve koruma gösterilmesi gerekir. Ananın çocuğa iyi bakıp hizmet etmesi ve onu iyi besleyebilmesi, ananın da yeterli gıda almasına bağlıdır. Gıdasını tam alamayan bir ananın, çocuğuna tam gıda vermesi mümkün değildir. Ananın, gerek yiyecek, gerekse giyeceğine dikkat gösterilmesi, örf ölçüleri içinde, çocuğun kendi babasına aittir. Ancak hiç kimseye gücü üstünde bir şey istenmez, mali imkanlarına göre babanın yapması gerekir ve kadının da imkanlarına göre çocuğun babasından istemesi gerekir. İmkanı olmayan kişiden çocuk emziriyorum diye aşırı, israf ve fantezi şeyler istenemez.
Ana ve baba, hem çocuğun ve hem de ananın ve babanın hayrına olacağını düşünerek çocuklarına bir sütanne tarafından emzirilmesini isterlerse, sütanneye örfe göre ücretini ödeyerek, çocuğu emzirtmelerinde hiçbir günah yoktur. Bazen ananın çok zayıf olup çocuğunu besleyememesi yahut hastalıklı bir şekilde büyümesine ve gelişmesine engel olan hallerdir.