PEYGAMBERİMİZ KABİRLERDE NASIL DAVRANMIŞTIR?
Peygamberimiz, zaman, zaman Baki kabristanına gider, orada bulunan ölüleri selamlayarak, şöyle dua ederdi diye, gelen rivayeti sizlerle paylaşalım ve peygamberin sünnetini dillerinden düşürmeyenlerin, kime uyduklarını, kimin sünnetini yerine getirdiklerini karşılaştıralım. Bu davranış bizi kimlerin peşine takmış, yaptığımız hareketler doğru mu bakalım? Bize model olan, rehber olan Allah Resulü, Baki kabristanına/mezarlığa varır, “Selam size ey müminler yurdunda bulunanlar, yarın/ahret için geleceği vaat olunan şey/ölüm size geldi. İnşallah biz de arkanızdan geleceğiz, Allah’ım Baki kabristanındakileri/mezarlıktakileri bağışla.” ( Müslim) yine rivayete göre, Uhut şehitlerini ziyaret eder ve yüksek sesle şu ayeti okurdu. 13/Rad 24, “Sabrettiğiniz için selam olsun size, dünya yurdunun sonu, ahret/cennet saadeti ne güzeldir.” ( İraşadü’s- Sari, sayfa 289.) yine rivayete göre, “ Hz. Fatıma annemiz/peygamberimizin kızı, Uhut kabristanına gider, amcası Hz. Hamza’nın kabrini ziyaret eder, ağlar, kabrini düzenlerdi.” ( Merakıl- Felah, ziyaretün- Nebiyyi Aleyhisselam.) Bakınız, Kuran okuma yok. Birde hacca giden hacılarımızın, peygamberimizin kabrini ziyaret ederken nasıl dua edecekleri, gerek Diyanet İşleri Başkanlığının, gerekse diğer bazı dua kitaplarında, hacca giden hacılarımıza şöyle dua edin diye öğrettikleri duayı misal verelim. Ben, yapılan duanın mealini/Türkçe anlamını yazacağım. “Selam sana ey kerim peygamber, çok şefkatli ve merhametli resul, Allah’ın rahmet ve bereketi üzerine olsun. Salat ve selam sana, ey Allah’ın resulü, Salat ve selam sana, ey Allah’ın peygamberi, Salat ve selam sana, ey Allah’ın Habib’i, Salat ve selam sana, ey alemlerin rahmeti, Salat ve selam sana, ey peygamberlerin Hatemi/sonuncusu. Salat ve selam sana, bütün peygamberlere, ailene, ehli beytine’dir. Şehadet ederim ki, sen Allah’ın resulüsün, risaletini tebliğ ettin, emaneti yerine getirdin, ümmetine öğüt verdin, Rabbinin yoluna çağırdın, Allah yolunda cihatta bulundun, ömrün sona erip, ölüm sana gelinceye kadar İslam’ı tatbik ettin. Allah senin devamlı olarak, kıyamete kadar şeref ve mertebeni yüceltsin. Ey, Allah’ın, resulü, biz senin hareminin/mescidinin ziyaretçileriyiz. Çeşitli memleketlerden ve beldelerden, uzak diyarlardan seni ziyaret maksadıyla geldik. Rabbimiz, bizi ve bizden önce iman etmiş olan kardeşlerimizi bağışla, kalplerimizde, iman etmiş olanlara karşı kin bırakma. Rabbimiz, şüphesiz sen, şefkatli ve çok merhametlisin. Rabbimiz, bize, dünyada da, ahrette de iyilik ver. İşte dua.