PEYGAMBERLERİN İSMET GÜNAHSIZ OLMASI DOĞRU MU? (2)
Şu mezhebe göre şöyle, şu mezhebe göre böyle diyerek Allah’ın yanında ikinci, üçüncü ve daha fazla din koyucu oluşturulmuş olmuyor mu? Ayette Allah, Peygamberinin hatasını insanlara duyurmak için yapmıyor, bu ayetle bütün insanlığı, özel olarak ta din görevlilerini, tarikatları, cemaatleri ve mezhepleri uyararak eğitmek ve ders çıkartmak öğüt almak için uyarıyor.
Hz. Peygamberin şöyle dua ettiği rivayet ediliyor. “ Benimde kalbim bulutlanır, gaflet ile perdelenir, ben günde yüz ( çok defa ) kere Allah’tan af diliyorum” ( Müslim, Zikir, 41: Ebu Davud, Vitr, 26. ) yine başka bir duası şöyle rivayet edilir, “ Ey insanlar, Allah’a tövbe ediniz, Allah’tan af dileyiniz. Çünkü ben her gün Allah’tan yüz defa af dilerim.” ( İbn Hanbel Müsned, 2/ 261.) Demek ki Peygamberler hata ve günah işleyebilen kullardır, bunu diğer peygamberlerde de görebiliyoruz. Yani Peygamber ve Peygamberler günah işlemez demek onları ilahlaştırmak anlamına geliyormuş. Adem (as ) hatası 7/ Araf 19, 20 de, Nuh ( as ) 11/ Hud 45,46, 47 ) de yine Musa ( as ) hatası da 28/ Kasas 15, 16, 17, de örnek olarak verebiliriz yine ayetlerden bir müminin diğer müminler için Allah’tan af isteyebileceklerini yani hem kendilerinin, hem de diğer müminler için af edilmeleri için yalnız ve sadece aracısız Allah’tan istenebilecektir, böylece sadece kendisini değil diğer müminleri de düşünmeleri gerektiği bizlere hatırlatılıyor.
HIRSIZLIK VE EL KESME CEZASI.
Hırsızlığa verilecek ceza konusunda ne yapılması gerekir? Hırsızlık insanlık tarihi kadar eski ve ahlak dışı bir davranıştır. Hırsızlığın birçok kolu ve nedeni vardır. yani bir kişiye ait bir malı çalmakla, kamuya ait bir malı çalmaktan tutunda, uluslar arası, siyasetten ekonomiye, güçsüzlerin elindeki ekmeği almaya ve çalıştırdığı işçinin, memurun diğer çalışanların haklarının gaspı hırsızlığına kadar kolları vardır.
Kuran, kırsızlığı önlemek için eğitimi şart koşmuştur, yani bir kişiye çalma demeden önce zenginlerin ve imkan sahiplerinin, açları, fakirleri, ihtiyaç sahiplerini doyurmalarını şart koşuyor. 51 / Zariat 19. “ Mallarında, muhtaç ve yoksullar için bir hak vardı.” Allah’ın, gönderdiği Kuran’ın, Peygamberin, öğretisinin ürünü olan Ebuzer adlı bir sahabi bakın ne diyor. “Evinde yiyecek bir şey olmadığı halde, kılıcını çekip de hakkını yiyenlere saldırmayan kimseye şaşarım.” Esasında bunu söyleyen bir insan değil, Allah’ın emri olan dindir. Bu hak sadece insanlar için değil, ihtiyacını dile getiremeyen bütün canlıları kapsar. İnsanlar, hayvanlar, ağaçlar, bitkiler, böcekler v.b. gibi varlıklardır.
5/ Maide 38. “ Hırsızlık eden erkek ve kadının, yaptıklarına karşılık bir ceza ve Allah’tan bir ibret olmak üzere ellerini kesin. Allah her işinde mükemmel ve her hükmünde tam isabet sahibidir.” 5/ Maide 39. “ Kim bu haksızlığından dolayı hemen tövbe eder ve durumunu düzeltirse, Allah’ta onun tövbesini kabul eder. Allah çok bağışlayıcı ve esirgeyicidir.” Hırsızlık yapanın elini kesme uygulaması Kureyş’in uyguladığı bir ceza geleneğidir. İlk defa Kabe’nin hazinesini soyan birine bu ceza uygulanmıştır. (İbn Kesir. ) Hz. Peygamber bu geleneksel cezayı olabildiğince sınırlandırmıştır. Mesela Peygamberimiz seferde bu cezanın uygulanamayacağını buyurmuştur. ( Ebu Davut, Hudut 19. ) hatta normal bir zamanda “ Abbad b. Serahbil anlatıyor. Buğday tarlasına girdim, biraz başak koparttım, buğdayın tanelerini ayırmaya başladım, bu esnada tarlanın sahibi geldi ve beni dövdü ve elbiselerimi sırtımdan soyup aldı. Ben Peygambere gittim o tarla ve buğday sahibini şikayet ettim. Peygamber o adamı çağırttı ve kızarak şöyle dedi.