SİZ BENİM NEDEN AÇIKLAMADIĞIMI NERDEN BİLECEKSİNİZ?
Bugünlerde sosyal medyada bir ÖSYM furyasıdır aldı başını gidiyor. Günlerdir LYS sonuçlarını merakla bekleyen öğrenciler tarafından sürekli ziyaret ediliyor ÖSYM giriş sayfası. LYS sonuçları açıklama tarihi ise henüz net değil. Öğrenciler ve aileleri çok geciktiği kanaatinde. Ve bu bekleyişle birlikte gerginlik de oldukça had safhada. Peki bu durumda merakla bekleyen öğrenciler hiç boş durur mu? Son günlerde sosyal medyada keşfet kısmından eksik olmayan #lysartıkaçıklansın, #ösym, #ösymişiniyap adıyla açılan hashtaglar güldürücü olduğu kadar düşündürücü de..
Sosyal medyada paylaşılan bu postlar birçok vatandaş gibi beni de çok güldürüyor. Sanki ÖSYM öğrencilerle konuşuyormuşcasına hazırlanan bu postlar kısa zamanda tüm kullanıcılara ulaştı. Haliyle bunları gören yurdum insanı üzerine ekledikçe eklemekten geri kalmıyor. Öğrencileri tiye alan bu paylaşımlar hashtag rekorları kırıyor. Birkaç örnekle devam etmek istiyorum. “ÖSYM’yi bekliyorum gözlerim kapalı”, “Siz benim ne zaman açıklayacağımı nerden bileceksiniz?” Sonuçları açıklamada biraz ağır davranan ÖSYM için hazırlanan bu post şu sıralar fazlasıyla karşıma çıkmakta LYS sonuçlarını merakla bekleyen öğrenciler için paylaşılan post ise gayet mantıklı; “Sonuçları açıklamıyorum çünkü açıkladığım an aile ilişkileriniz bozulacak. Böyle de düşünceli bir kurumuz.’ Öğrenciler Allah razı olsun dedi bu paylaşımdan sonra. Bir öğrenci ise tam damardan girmiş, Necip Fazıl Kısakürek’ten dizeler döktürmüş açtığı ÖSYM hashtagiyle; “Ne hasta bekler sabahı, Ne taze ölüyü mezar, Ne de şeytan bir günahı, Seni beklediğim kadar.” . Başka bir örnek olarak; “Ateist öğrencilerimizi tespit ettik hepsini ilahiyat Fakültesine yerleştirdik.” (bunun konumuzla alakası yok ama çok güldüğüm bir paylaşım)
Öğrenciler, ‘Biz Türkler bile Anadolu’ya bu kadar uzun sürede yerleşmedik be!’ diyor. Çok zor değil ufak bir duyuru yapmak. Çocuklar her sabah uyanıp ÖSYM sayfasını ziyaret etmekten isyanlarda. Elbette kolay değil ama bir sistemi, bir zamanı olmalı. En azından bir açıklama yapılsa şu gün açıklanacak denilse öğrenciler bu kadar eziyete maruz kalmayacak.
Buna benzer akımlar her yerde her konuda karşımıza çıkmakta. Bundan önce de TEDAŞ için böyle hashtaglar açılıyordu. Öyle postlar ki gül Allah gül(!) “Eğer sizin sokakta elektrik yok, yan sokakta varsa 186’yı ararsanız yan sokağın elektriklerini de keseriz. 186.”, “Şarja takılı telefonu %100 dolu beklerken elektrikleri bi keseriz evladını kartal kaçırmış Fatma Girik gibi perişan olursunuz. Sevin bizi.”, “Geçenlerde ülkeye bi karanlığa boğmuşuz.”, bir de Nikola Tesla’yı alet etmişler iyi mi; “Sonsuz enerjinin tek sahibi Allah’tır. Teşekkürler Alo 186 Hayırlı Cumalar imza Nikola Tesla”
Postlar böyle böyle devam ederken sorumluların ve sorumlulukların biraz bilincinde olma umudu ile daha da artarak paylaşılıyor. Ben de öyle umut ediyorum. Umarım zamanla daha sorunsuz günler görürüz ve sadece güldüğümüzle kalırız.
#selmakösedağ