TOPRAK(2)

Bu topraklar sandığımız kadar basit ve kıymetsiz değildir. Bu topraklar kimi zaman yar, kimi zaman sofra, kimi zaman sevdiğimize vereceğimiz çiçeği bize sunandır. Bazen ana, kimi zaman da uğruna can feda edilendir. Bu topraklar, kimi zaman sevdamız, kimi zaman ambarımız ve kimi zaman ölülerimizi teslim ettiğimiz topraktır, kimi zaman göz yaşlarımızı döktüğümüz, kimi zaman çalışarak terimizi döküp çalıştığımız ve karşılığını da o topraktan aldığımızdır.
30/ Rum 41. “ İnsanların bizzat kendi işledikleri yüzünden karada ve denizde düzen bozuldu, ki Allah yaptıklarının bir kısmını onlara tattırsın; belki de tuttukları kötü yoldan dönerler.” 80/ Abese 24. “ İnsan yediğine bir baksın.” 80/ Abese 25, 26, 27, 28, 29, 30, 31, 32. “ Şöyle ki: Yağmur yağdırarak bol, bol indirdik, sonra toprağı göz, göz yardık da oradan ekinler, üzüm bağları, sebzeler, zeytin ve hurma ağaçları, iri ve sık ağaçlı bahçeler, meyveler ve çayırlar bitirdik. Bütün bunlar sizi ve hayvanlarınızı yararlandırmak içindir.” Ayette belirtildiğine göre insanlar karada ve denizde fesat üstüne fesat çıkartmaktadır. Toprağı çoraklaştırıp verimsiz hale getirmekteyiz,ölçüsüz kullanılan kimyasal gübreler, toprağın üzerinde işlenen günahlar. Toprak bile yapılan günahı kabul etmeyip rahatsız olarak bize boyun eğeceği yerde bizi cezalandırmaktadır, kimi zaman erozyonla, kimi zaman deprem, sel ve çoraklaşarak insanlığa ceza vermektedir.
ALLAH YAŞADIĞIMIZ DÜNYANIN YEŞİL OLMASINI İSTİYOR.
Allah, cenneti bize anlatırken, yemyeşil ifadesini kullanıyor. Zaten bahçe, bostan anlamına geliyor cennetin adı. Bitki örtüsünün sıklığı, yeşillikten toprağın görünmediği yerdir. Allah yaşamın temelini enerjiye, enerjinin temelini de yeşil bir dünyaya dayandırmıştır. Hiç bir şey oksijensiz ortamda yanmaz, oksijensiz ortam da olmaz. Oksijen yanmaya yardımcı olur, kendisi yanan değildir, insanın aldığı temiz havayı, Allah’ın kendilerine verdiği emir doğrultusunda ormanlar üretir ve temiz hava sağlarlar. Ormanlar dünyamızın akciğeri konumundadır, atmosferin bileşiminde dengeyi temin ederler.
13/ Rad 3. “ Yeri döşeyen, yerde oturaklı dağlar ve ırmaklar yaratan ve orada bütün meyvelerden çifter, çifter yaratan Allah’tır. Geceyi de gündüzün üzerine Allah örtüyor. Şüphesiz bunlarda düşünen bir toplum için ibret vardır.” 13/ Rad 4. “ Yeryüzünde birbirine komşu kıtalar, üzüm bağları, ekinler, bir kökten ve çeşitli köklerden dallanmış hurma ağaçları vardır. bunların hepsi bir su ile sulanır. Onun için yemişlerinde onların bir kısmını bir kısmına üstün kılarız. İşte bunlarda akıllarını kullanan bir toplum için ibretler vardır.” Aynı topraktan ve aynı suda beslenen bitkilerin her birinin tadı birbirinden çok farklı olan meyveler vermeleri, Allah’ın varlığının açık delillerindendir. Ayette ki, vecennatün bu bağlık ve bahçelik yer, yani yeşillik demektir.

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Bu site, istenmeyenleri azaltmak için Akismet kullanıyor. Yorum verilerinizin nasıl işlendiği hakkında daha fazla bilgi edinin.