Ülkemizde Bilimsel Gelişme ve Beyin göçü…

Ülkemiz açısından çok önemli bir konu beyin göçü. Peki neden ülkemiz açısından? Bizler ecdadımızdan aldığımız üstün yeteneklere sahip zeki, yetenekli çevik ,akıllı bir tarihin torunlarıyız hepimiz bu yaşımıza kadar bunların farkında olarak geldik sinema filmleri en bariz örnekleridir .Tarkan ,Köroğlu,Kara Murat,Fatih’in fedayisi  ve dahası bir çok ülke bizlerin yetenekli olduğunun da gayet bilincinde her yıl bir çok bilim adamı tıp ,mühendislik ve daha birçok alanda Dünya’da bir çok başarıya imza atıyor.Gençlerin durumu nasıl peki? Şimdilerde üniversite eğitimini  tamamlayan genç hiç vakit kaybetmeden eğer imkan bulabilirse yurtdışındaki bir üniversitenin yolunu tutmaya çalışıyor,yüksek lisans ve doktora imkanlarını hemen değerlendiriyor Türkiye’de bunları yapabilmek için pek çok engele takıldığını söylemeden geçmeyelim üstelik istihdam olanakları  da epey sınırlı herkesce malumdur sanırım bu durum.Oysa ülkemiz genç nufüs açısından da adeta bir cennet ,inanılmaz bir potansiyel ,bir ülkenin en önemli gücü iyi yetişmiş insan beyni ve ülkemiz bu beyinlerle dolu fakat yeterince değerlendiriliyor mu bu gençlik hayır her yıl yüksek tahsilini tamamlayan gençler maddi olanaklarla donatılmış batı ülkelerinde bilimsel araştırmalar yaparak bu ülkelerce kullanılıyor.Kullanılmaları bi tarafa tekrar memleket yolunu tutmaya çalışanda çok az oysa Atatürk döneminde beyin göçü yapılması kontrollü şekilde idi.Atatürk gençlerin bilim eğitimi almaları yönünde batı ülkelerine gitmelerini desteklemiş fakat onları kontrol altında tutarak geri dönmelerini teşvik etmiştir . Devam eden yıllarda kontrol altında yapılmaya çalışılan bilim mübaleleri  tek taraflı şekilde ilerlemiş zaman zaman kontrol altına alınmaya çalışıldıysa da pek başarılı olunamamıştır üzücüdür ki…

Batı ülkeleri boş durmuyor tabi bu sürede bilinçli olarak bir çok ülkeden genç yetişmiş beyinleri ülkelerine çekmeye çalışıyorlar her yıl üniversite değişim programlarıyla batı ülkelerine giden öğrenciler oradaki eğitim şartlarını görerek mest oluyor gayet bilinçli faaliyetler yani bunlar. Bizde ise belli bir kesim sırf yurt dışı eğitimi için programlanmış gençlerden oluşuyor küçük yaşlarda dil öğreniyor ve ileriki yıllarda ODTÜ,İTÜ,Koç üniversitesi gibi bir çık üniversitede eğitim aldıktan sonra batının yolunu tutuyor.Doğu da imkansızlıklarla yetişmiş öğrencilerimizde hemen batı tarafından kapılanlar arasında.

Türkiye’de bilimsel gelişmelere ayrılan emeğe bakarsak geçtiğimiz yıllarda bilimsel araştırmalara yoğun emekler verilse de pek yol alınamadı belli bir temele oturtulamadı  sosyal bilim araştırmalarından örnekler verelim; Sosyal bilimler araştırması yapan bir bilim insanı desteklenmediği sürece gelecek yıllara aktarılan bilgi eksik oluyor yani toplumsal gerçeklik sapıyor oysa toplumsal gerçekliğin görülebilmesi bilimin gelişmesi açısından çok önemli . Teknik araştırmalara gelince son yıllarda Devlet desteğiyle TÜBİTAK, ASELSAN  gibi kuruluşlar bir çok başarıya imza atıyor gelişmeler ilgi uyandırıcı ve heyecan verici.

Son olarak beyin göçü konusunda en güncel örneklerden birisi Aziz Sancar’dan bahsetmek isitiyorum; Mardin Savur’lu ve 8 kişilik ailede yetişmiş bilim adamı ,bilimsel başarı bir tarafa zaten herkes tarafından biliniyor, daha çok vatan sevgisine övgü yapmak istiyorum özellikle Atatürk hayranlığı ve memleket sevdası Amerika’da yaptığı çalışmalar söylem ve açıklamaları gurur verici …Ülkemizde bilimsel gelişmelerin yükseldiği ve beyin göçünün azaldığı yıllar olmasını diliyorum.

#sebihaergün #kayseridengepsikolojikdanışmanlık